+1

Yunan asıllı yönetmen Dennis Iliadis‘i Hardcore filmi ile beğendiğimi söylemiştim. Aynı yazıda Last House On The Left‘in yeniden çevriminden sonra yönetmene Holywood’un pek yaramadığını da söylemiştim. Hal böyle olunca yönetmenin ikinci Hollywood filmini sonunda izlemek nasip oldu. Sonunda diyorum uzun zamandır gözüme ilişen filmler arasındaydı +1. Evet aslında bu film de değişik konu olarak özgün ama olmamış bir film. Neden olmamış sorusuna film tür olarak ne olması gerektiğini bilememiş yanıtı verebilirim.

Afişten göreceğiniz üzre film biraz erotikmiş gibi duruyor. Bu duruş aslında bana Hardcore gibi bir film ile karşılaşabileceğimiz mesajını verdi. Lakin filmin konusunu okuduğumda ilginç bir tanımlamayla karşılaştım. Tabi bu dakikadan itibaren de merak sarmaya başladı beni. Ancak filmin ilk dakikasından itibaren beklediğim aksiyon filmin on dakikasından sonra geldi. Bu sürece kadar yaşanan şeyler klasik Amerikan gençlik filmlerinden farksızdı. Aslında bu dakikalarda yönetmen hikayenin ana fikrinini oluşturacak temeli atmaya başlamış.

Eskrim maçına katılan kızımız Jill’i izlemeye sevgilisi David gelir. Bu Jill için süpriz olmuştur. Maç sonunda David, Jill diye bir kıza yaklaşır ama onun olmadığını görünce durur. Bu sırada kız onu öper. O anda dışarıya çıkan Jill durumu görür ve ortamdan kaçar. Bu durum Jill’in David’i terk etmesine sebep olur. David ise Jill’i sevmektedir ve onu yeniden kazanmak ister.

Tabi hikaye bu şekilde, yol alırken birde uzaydan bir şeylerin düştüğüne tanık oluruz. Genel bir elektrik kesintisiyle gariplikler de başlar. Artık ne kadar gün geçti bilemeyiz ama Jill ve David arkadaşları Teddy ve Allison ile bilikte partiye gider. David, Jill’i konuşmak için izleye başlar ama Jill bir başkasıyla beraberdir. Derken birden bire elektrikler kesilir ve tekrar gelir. Bu kesintiden sonra tüm partidekilerin klonları ortaya çıkmıştır. ve bir kaç dakika önceden onların yaptıklarını yapmaktadırlar. Bu durumu Teddy,  Allison ve David fark eder. Anlarlar ki her elektrik kesintisinde klonların zamanı biraz daha onların zamanına yaklaşmaktadır. Tabi bir süre sonra herkes klonların farkına varır ve gerçekler ile klonlar arasında bir dövüş başlar. Ancak kimin gerçek kimin klon olduğu muallaktadır.

Tabi filmde asıl nokta, David’in gerçek Jill’in yerine kandırdığı klon Jill’i tercih etmesidir. Ne olursa olsun aslında önemli olan David’in Jill görünümünde biri ile beraber olmasıdır. Filmdeki bir diğer ayrıntı ise Alison’ın kendi klonu ile birlikte beraber olup birleşmeleri. Sanki bir ruh ikizi göndermesi yapılmış burada.

Hikayelerin ayrıntılarına bu kadar girmek yeterli sanırım. Filmi teknik açıdan çok başarılı bulmadım. Hikaye güzel ama kurguda sorunlar var. Sırf merak ettiğiniz için filmi izliyorsunuz ama izlerken zevk verdiği de söylenemez. Sürekli ne olacak sorusu aklınızda. Tabi finalde de bu sorular cevap bulmuyor.

Film parti üzerinden dönmeye çalışıyor ama bu zamana kadar daha iyi parti içerikli filmler izledik. +1 bu konuda çok başarısız kalmış. Sürekli diken üzerinde tutan film hiç bir konuda tam anlamıyla tatmin sağlayamıyor. Oyunculuklar sanki biraz oturmamış. Karakterler de yanı şekilde. Bunun hikayeden kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Bilim kurgu safhası ise tamamen havada. Her şeyi havada olan film her şeye rağmen kendini izlettiriyor.

Özetlemek gerekirse Dennis Iliadis‘in olmamış ama izlenebilecek filmlerinden +1. Sonuç olarak farklı değişik bir hikayeye sahip.

Yönetmen: Dennis Iliadis

Senaryo: Bill Gullo, Dennis Iliadis

Oyuncular:

Rhys Wakefield
David
Logan Miller
Teddy
Ashley Hinshaw
Jill
Natalie Hall
Melanie
Rohan Kymal
Angad
Suzanne Dengel
Allison (as Suzanne McCloskey)
Colleen Dengel
Alison

Linkler:

http://www.imdb.com/title/tt2395385/


Yorumlar

Siz ne düşünüyorsunuz?