şimdi durdum, mesela evi boylu boyunca dolandım. dört sene önce kaldırdığım tahtaların ardından çıkan 1984 tarihli gazeteler geldi aklıma. sararmış, kokuşmaya başlamıslar. izlediğim duvarlar üzerine kat kat boya serpilmiş, bir çok yerden patlak veren. kazıdıkça, aklıma kazınan o renk. çocukluğum… hoşnutsuz kareler içersinde. ne zaman güldüm, aldığım hediyeler haricinde. anladım ki onlar…
kimsiniz, ya da nesiniz, yarlığınızdan bile şüpheliyim ya… bir de geceleri çağırmasanız, mutfak köşelerinden. karıncalarım, kara fatmalarım, dünyamda kavurduğum hayaletlerim. kapımın önünde uzanan gölgeler, babannemin kuruması için bıraktığı tükrüğü…
hadi canım sende…
Siz ne düşünüyorsunuz?