Abraham Lincoln: Vampire Hunter

Timur Bekmambetov‘un Rusya’daki ilerinden sonra Amerika’ya geçmesi ile başladığı işlerden biri de Abraham Lincoln: Vampire Hunter. Açıkçası Timur Bekmambetov’un Holywood’daki işlerini pek beğenmediğimi söylemeliyim ve bu filmde beğenimi almayan filmleri arasında. Her ne kadar IMDB gibi sitelerde puanı yüksekte olsa ben buna katıldığımı söyleyemeyeceğim.

Film Seth Grahame-Smith‘in romanından uyarlama. Senaryoyu da kendisi yazmış. Bu ismi zaten ekibin içerisinden Tim Burton ile de yaptığı çalışmalardan hatırlıyoruz. Açıkçası ben senaryoda gelişen kurguda sonlar olduğunu düşünüyorum. Filmin süresi 105 dakika olmasına rağmen sanki çok şey anlatılmaya çalışılmış ve bir çok kısım oldu bittiye getirilerek hızla geçilmiş. Filmde Abraham Lincoln’un başkanlık sürecine nasıl geçtiğini tam olarak ele almamış. İki konuşma sonrası başkan olduğunu görüyoruz.

Son dönem Lincoln filmlerinde bir artış var. Hikaye olarak burada vampirlerin kullanılması ayrı bir durum. Sanıyorum birde b-movie kıvamında zombi avcısı olan vardı. Abraham Lincoln hakkında bu şekilde çok söylenti mevcut. Kendisinin yamyam olduğu, vampir avladığı, doğa üstü güçlere karşı savaştığı bilinen efsaneler arasında. Bu filmde hayat bulan konu ise belirttiğim gibi vampir savaşı. Bu vampir savaşı Lincoln’un başkan olduğu dönemdeki iç savaşla ve özgürlük mücadelesi ile birleştirilmiş. Burada kuzey-güney iç savaşı konu edilirken vampirler güneyde yaşayan zengin soylu kişiler, kuzeyliler ise fakir özgürlükleri için savaşan köylüler olarak karşımıza çıkıyor.

Filmin aksiyon sahneleri fena olmamakla birlikte genel anlamda aksiyonunu beğenmedim. Filmde beni rahatsız sürekli rahatsız eden bir şey vardı. Bunun fondaki sürekli aksiyon gelecekmiş, önemli bir şey olabilecekmiş gibi dürten müzik olduğunu düşünüyorum. Bir yerden sonra rahatsı ediyor.

Abraham Lincoln küçük bir çocukken annesi garip bir hastalıktan ölür. Bunun sebebi vampirlerdir. Ondan sonra vampirlerden annesinin intikamını almak için kendine söz verir. Bir süre sonra babası da ölür. Abraham Lincoln annesinin intikamını almak için onun ölmesine vesile olan adamı bulur ve onu öldürmeye çabalar ama başarılı olmaz. Ona burada bir başla vampir olan Henry Sturges yardımcı olur. Ona vampirlerden ve nasıl onları yok edeceğinden bahseder onu eğitir.

Daha sonra Lincoln başka bir kasabaya yerleşir burada Henry Sturges’ten gelen direktifler doğrultusunda vampirleri öldürmeye başlar. Burada ileride karısı olacak Mary Todd ile tanışır. Tabi vampirlere açtığı savaş ortalığı biraz karıştırır. Derken Lincoln siyasete merak salar ve başkanlık seçimlerini kazanır. Bu iki olay arasındaki geçişler filmde tam anlamıyla ayrıntılı olarak verilememiş. Bu sebepten dolayı hikaye bir yerden sonra atlıyor hissi veriyor.

Özetlemek gerekirse, Abraham Lincoln: Vampire Hunter beklentimi karşılamayan bir Timur Bekmambetov filmi. Sanıyorum Holywood’da Bekmambetov’dan pek bir şey beklememem gerektiğini yavaş yavaş anladım. Ama aksiyon sevenlerin beğenebileceği bir fil olabilir. İzleyip izlememek size kalmış.

Yönetmen: Timur Bekmambetov

Senaryo: Seth Grahame-Smith

Oyuncular:

Benjamin Walker
Abraham Lincoln
Dominic Cooper
Henry Sturges
Anthony Mackie
Will Johnson
Mary Elizabeth Winstead
Mary Todd Lincoln
Rufus Sewell
Adam
Marton Csokas
Jack Barts

Linkler:

 http://www.imdb.com/title/tt1611224/

Yorumlar

Siz ne düşünüyorsunuz?