2006 yapımı film ilginç bir şekilde geçtiğimiz sene (2013) Amerika’da bazı salonlarda gösterime girmiş. Türkiye’de de film 2009’da vizyonda yer bulmuş yine oldukça yaratıcı bir isim bulmuş bizimkiler: “Vahşet Partisi” Filmin Amerika’da tekrar vizyona girmesinin sebeplerinden biri olarak yönetmen Jonathan Levine‘in son dönemdeki başarılarını görüyorum. Her ne kadar hala izlenme listemde beklese de yönetmenin 50/50 ve Warm Bodies filmlerinin methini oldukça duydum. arık ne zaman denk gelirse o zaman izleyip yorum yapacağım.
All the Boys Love Mandy Lane aslında bildiğimiz slasher türünde bir film. Korku filmi olarak lanse etmek ne kadar doğru olur bilmiyorum. Bir gram bile korkuttuğu yok. Zaten film bazı sahnelerinde de saçmalıyor. Gerçi filmden çok şey beklediğimi de söyleyemeyeceğim. Ben IMDB’de B-Movie bakarken karşıma çıktı ve öyle izleyeyim dedim.
Film farklı olmadığı gibi şehirden uzağa giden bir grup gencin, uyuşturucu, seks, alkol partisi sonrasında öldürülmesini konu alıyor. Cinayetler ve ölümlerin çekilmesi konusunda pek bir yenilik yok. Yani öyle işkence bekliyorsanız yanılıyorsunuz. Gençlerin kalacakları yere vardıklarında karşımıza çıkan Garth karakteri sayesinde sanki gençler yamyam bir ailenin evine gelmişler izlenimi uyandırdı bende ancak ama filmin devamı beklediğim gibi çıkmadı. Bu arada filmin konusuna da ufak bir giriş yapayım.
Filmin isminde de bahsi geçen Mandy Lane çok güzel bir lise öğrencisidir. Tüm okul kendisinin peşindedir. Ailesi o küçükken ölmüş teyzesi onu büyütmektedir. Dersinde, okulunda sessiz sakin başarılı bir öğrencidir Mandy Lane. Tabi bu kadar güzel olunca bütün okulun erkekleri onu elde etmek için çabalar. Filmin ilk dakikalarında Many bir partiye davet edilir ve orada partiyi düzenleyen çocuk Mandy’e asılır. Bu sırada Mandy’nin yakın arkadaşı Emmet çocuğu gaza getirerek onun havuza çatıdan atlamasını sağlar. Çocuk yere çakılarak feci bir şekilde can verir.
Bir süre sonra her şey normale döner. Mandy, Emmet ile görüşmemektedir. Mandy haftasonu gezisi için arkadaşlarının davetine katılır ve üç erkek üç kız yola koyulurlar. Tabi erkeklerden hepsi Mandy’e asılmaktadır. O gecenin akşamında iki genç kaybolur. Derken garip bir şey olduğunun farkına varırlar. Bu sırada dışarıda birini görürler. Bu onları öldürmeye çalışan bir katildir. Görürler ki diğer arkadaşları da öldürülmüşlerdir. Bu şekilde evde hayatta kalma mücadelesi başlar.
Biz katil tanıdık çıkınca neyi neden yaptığını manalandırırken finalde gelen hareket aslında bütün hikayenin akışını değiştirdi. Tamam yönetmen ters köşe yapmaya çalışmış ama olayların bu raddeye delmesinin sebebini bu şekilde öldürmüşte. Filmde tüm ölenler neden öldü belli değil. Yani hiç bir anlam yükleyemiyorsunuz.
Film oyunculuk açısından fena olmamakla birlikte sadece Mandy Lane’nin güzelliğine odaklanmak için bir çok kamera hareketi yapılmış. Aslında filmde onunla yarışır kişiler de vardı. Filmin en sevdiğim tarafı ise renkleri ve kamera kullanımıydı. Müziklerde film ile uyumluydu.
Kısacası film çok şey vaat etmiyor. Öyle boş zamanda izleyebilirsiniz hiç bir beklenti olmadan. Zamanım önemli diyorsanız başka film arayın derim.
Yönetmen: Jonathan Levine
Senaryo: Jacob Forman
Oyuncular:
Amber Heard | … |
Mandy Lane
|
|
Anson Mount | … |
Garth
|
|
Whitney Able | … |
Chloe
|
|
Michael Welch | … |
Emmet
|
|
Edwin Hodge | … |
Bird
|
|
Aaron Himelstein | … |
Red
|
|
Luke Grimes | … |
Jake
|
Linkler:
http://www.imdb.com/title/tt0490076/
Siz ne düşünüyorsunuz?