Amerika’daki Senarist Grevi beni ne kadar etkileyebilir?
Çoğu kişinin soruya “neden etkilesin ki?” dediğini duyar gibiyim. Ancak söz konusu çok sevdiğiniz bir dizi (açıklamaktan çekinmeyeceğim Heroes J) bu sebepten dolayı bilinmeyen bir tarihe kadar ertelenirse elbette ki bu grev sizi de yakından ilgilendiriyor. Yok, anlamadığım şey her yıl her sene yüzlerce filmin çekildiği Hollywood’da senaristler neyin grevini yapıyor? Onları memleketimize getirip aslında ellerindekinin kıymetini bilmeleri gerektiğini söyleyebiliriz… eee gerçi ne demiş atalarımız “nerde çokluk orda bokluk”.
İkinci bir konu ise bugün kendini bana ve bloğuma karşı vefasız hisseden Huzursuz Ruhlar Barınağı ile oturduk lafladık birkaç saat. Dedikodular, laflar, şunlar, bunlar derken nasıl bir blog olması konusunda konuştuk. Blog tutmak günlük tutmak gibi bir şey. Sonuçta burada yazmadığım zamanlar başka yerlerde bir şeyler yazıyorum… Her ne kadar bir çatı altında toplanacak kadar düzgün yazım sitilim ve kurgulu hikayelerim olmasa da yazmak bana zevk veriyor. Bakınız kimin aklına gelir ki kişisel depresyon anları diye bir blog sitesi varmış ve bir şeyler yazıyormuş diye. Giren çıkan sayısı da belli… Malum msnimde sürekli bir reklam domaini gezinmekte www.kisiseldepresyonanlari.com diye. Eh hal böylede olunca arkadaşlar ayıp olmasın diye arada tıklamıyor da değil sağ olsunlar.
Velhasıl blog bu. Her insan sürekli mutlu, sürekli depresif olamayacağı gibi günlük hatta anlık kişisel durumları da değişebilir. İlk zamanlarımı hatırlıyorum yeni danıştığım insanların bana bu ne negatiflik, bu ne vazgeçmişlik deyip yanımdan kaçtıklarını… Sanırım insan oldum. J Az asosyal ama arada gülebilen…
Üçüncüsü insanlar bunalım yazdığımı söylüyorlar… Buna hayır diyorum. Neden mi? Yazdıklarım bunalım değil çünkü hepsi bir hikayenin parçası ama birleştirmekte zorluk çekiyorum. Aslında son dönemde şuna da karar verdim… Okuduğum kitaplara baktığımda çoğunluk psikolojik, paranormal, korku, bilimkurgu, fantastik vs… olarak karşıma çıkıyor okuduğum en düzgün edebi eser herhalde “Teleny”dir Oscar Wilde’tan. J Malum okuyan bilir. E hal böyleyken kendimin çıkıp drama, komedi yazmasını bekleyemem… Bazı sapmalar olabilir ama bu kalıcı olacağı anlamına gelmez.
Neyse kendimden çok büyük bir adammış gibi bahsettim. Sonuçta blog yer yer depresifleşecek, bunalıma girecek, ağlayacak, sızlayacak, tanıtacak, hüzünlü gözlerinin altından belki biraz sırıtacak ama asla gülmeyecek… J (J bunlar ise feyk (böyle mi yazılıyordu?))
Buyurun başucumdaki bazı kitaplar…
2004 Yılının en iyi fantezi ve korku ödülleri
Stephen King Yazma Sanatı
Voltaire Felsefe Sözlüğü
Marquis De Sade Yatak Odasında Felsefe
Chuck Palahniuk Günce
Seri Katiller Ansiklopedisi
Adolf Hitler Kavgam
Goethe Faust
Vs… vs..
Anlatın halimden… (aaa işe bak köşe yazarı gibi oldum J)
Siz ne düşünüyorsunuz?