Değerlendirmesinde zorluk çektiğim filmlerden biri Çalgı Çengi. Senaryo, çekim tekniği, hikaye ve yer yer oyuncuk olarak filme baktığımızda oldukça sığ bir film görüyoruz. Kesinlikle film bu konuda bekleneni vermiyor. Amma velakin diyalogları oldukça başarılı. İzlediğimiz her Türk komedi filminde olduğu gibi bu filmde de oldukça küfür var ancak, sırf küfür olsun diye küfür edilmemiş filmde. Her şey olması gerektiği gibi bırakılmış.
Komedi eğer abartılar silsilesi ise bu filmde bolca var. Öyle bol ki biraz işin suyu çıkmış. Karakterlerin her biri gerçek olamayacak kadar abartılmış. Yani bu konuda karakterler ile empati kurmak biraz zor. Görüntüler insanı çekmediği gibi, diyalogları kaçırdığınız taktirde hiç bir şey anlamayabiliyorsunuz. Benim izlediğim kopyadan mıdır, filmin ses kaydından mıdır emin değilim ancak bir çok yerde de diyalogları anlamakta zorlanıyorsunuz.
Salih ve Gürkan, Ankaralı teyze oğulları. Köyde ne var ne yoksa anne ve babalarına sattırıp, İstanbul’a ünlü olmaya geliyorlar. Tabi bu arada da düğün, kına gecesi gibi organizasyonlarda müzisyenlik yaparak hayatını kazanmaktadırlar. Günün birinde barda program yapacaksınız diye kandırılıp hazırlanmaları için onları bir bodruma bırakırlar. İki arkadaş bodrumda bir köşeye tam işerlerken, üç kişi içeriye girer. İki mafya bir adamı almış tartaklamaktadırlar ve sonra adamı öldürürler.
Mafyalar, Salih ve Gürkan’in orada olduğunu görüncede, onları yakalar. Kimliklerini alırlar her ikisinin de ve cesetten kurtulmaları için onları tehdit ederler. Salih ve Gürkan elleri mahkum cesetten kurtulmaya çalışırlar. Cesedi evlerine götürürler. Tabi komşuya çaktırmamak için onu bir kanepenin içine saklarlar. Kanepeyi taşımak için kahveden de adam bulurlar. Kahveden buldukları adamlarda onlardan para isteyince evden apar topar kovarlar adamları.
Ancak ertesi gün uyandıklarında kanepe ortalarda yoktur. Kanepeyi ararken gece, kanepeyi taşımalarına yardımcı olan adamlar gelir ve onları bağlarlar. Kanepenin içinden bir adam çıkmış ve elemanlardan birinin elini incitmiştir. Şimdi adamı aramaktadırlar. Tabi işler iyice karışır. Adamın neden orada olduğunu öğrenmek için mafyaya gider taşımacılar ancak buradan elleri kolları kırık dönerler. Salih ve Gürkan için ise her şey zorlaşmıştır. Şimdi adamı bulup öldürmeleri ve onu yok etmeleri gerekmektedir.
Anlatılmayacak sadece izlenecek bir film Çalgı Çengi. Diyalogların yoksunluğu filmi yavan bir hale getiriyor. Bir çok açıdan film tatmin etmese de, insanı eğlendirmeye gülmeye yetiyor. Ne olay örgüsünün başlangıç sebebi belli nede finalde ne olduğu… Film öyle bir yerde bitiyor ki bir de sanki devamı gelecekmiş gibi. Grup halinde daha keyifli izlenebilecek bir film. Bu arada unutmamak lazım ki, müzikler oldukça iyi / eğlenceli yorumlanmış…
Yönetmen – Senarist: Selçuk Aydemir
Oyuncular:
Murat Cemcir | … |
Salih
|
|
Ahmet Kural | … |
Gürkan
|
|
Bora Akkaş | |||
Cahit Gök | |||
Hazal Kaya | |||
Aykul Köseler | |||
Tuna Orhan | |||
Erdal Tosun | |||
Şinasi Yurtsever | |||
Berfu Öngören |
Linkler:
http://www.imdb.com/title/tt1865569/
Siz ne düşünüyorsunuz?