Dönüşememek
Yarım saat oldu. Muhtemelen yarım saat. Belki de daha fazla olmuş olabilir. Saati bilmiyorum haliyle kipirdayamadigimdan bakamıyorum da. Eğer buradan kurtulursam tam karşıma bir saat koyacağım, tam tavana. Kim ne derse desin. Bir saati geçmedi bundan eminim ezan sesini duymadım henüz. Duysam belki… Bir saniye… Duyma yetim yerinde mi benim. Dakikalardır düşüncelerim dışarıdan gelen sesleri tıkadı. Eğer beynimi durdurabilirsem… Siz yokken bağırmayı denedim. Aslına bakarsanız bağırmayı pek beceremem. Çığlık atsam pek erkeksi olmaz, bağırsam bir anirmadan öteye gitmez. Kendime ikinci bir not dusmeliyim. Bağırma provaları yapılacak ve en güzel bağırma şekli bulunacak. Bağırmak demiştim. Bunu denedim. Bir çok kez Ancak hiç bir ses alamadım karşılığında. Ya kimse beni sallamadı ya da ben sesimi duyuramadim. Içinde bulunduğum hali göz önüne alırsak ger ikisi de olabilir. Sonuç olarak bu girisimim sonuçsuz kaldı. Of… Deli olacağım. Aman Allah’ım kurtar beni. N’olursun. İyi bir adam olacağım. Lanet olsun. Sanırım, kendi yerinde boğulan tek insan …