Coffee Prince / 커피프린스 1호점 / The 1st Shop of Coffee Prince

Artık dizi deyince K-Dramadan  başka bir şey anlamıyorum. K-Dramalarının verdiği zevk hiçbirinde mevcut değil. Muhtemelen sebebi pek fazla ticari amaç gütmemeleri olabilir. Ey ahali, buyurun adam gibi dizi istiyorsanız sizi K-Dramalar paklar. Görün ve öğrenin… Beğenmeyene biralar benden. 🙂
Coffee Prince bunlardan birisi. Artık yoğun baskılara dayanamayıp diziyi izledim. Hımm. herkes çok mükemmel dese de bence sıradan bir K-Drama güzelliğine sahip bir dizi. Yani mükemmel.

Coffee Prince‘e gelirsek gerek oyunculuk, gerek senaryo ve sahneler kesinlikle çok güzel. En çok sevdiğim şey ise her K-Dramada olduğu gibi Coffee Prince‘de de müziklerin mükemmel olması. Hemen albümünü indirdim hatta şu an dinliyorum bile…

Han Kyul 30 yaşına gelmiş sorumsuz biridir. Kendisini ilk kez uçakta kızın biriyle kağıt oynarken görürüz. İlk anda alımıza gelen bu ikisinin ilişkisi olduğudur ancak olay böyle gerçekleşmez… Han Kyul’u il gördüğümüzde kazandığımız izlenim tam bir kıl olduğu yönünde ama olaylar ilerleyen zamanlarda pek böyle gelişmez…

Eun Chan ise küçük yaşta babasını kaybetmiş ve daha sonra ailenin bütün yükünü kaldırarak okumayı bırakmış ve çalışarak ailesini geçindiren bir kızdır. Etrafa işlerini kolaylaştırdığı gerekçesi ile erkek olduğunu söyler.
Han Kyul ise büyük annesinin ısrarları ile görücü usulü tanışmalara gider. Bir gün Eun Chan ile yolları kesişir ve Han Kyul ona bu görücü usulden kurtulması için yardım etmesi teklifinde bulunur. Han Kyul’da Eun Chan’ı erkek sanmaktadır, Eun Chan’a şöyle bir bakıldığında sevimli bir erkek çocuktan başkası görülmez…
Büyük annesi Han Kyul’a işletmesi için bir kafe verir. Üç ay içersinde bu kafenin satışlarını iki katına çıkarması gerekmektedir. Eun Chan ne yapar eder, kendini kafeye aldırır. Ancak kafenin bir özelliği vardır. Kafede sadece erkekler çalışacaktır. Eun Chan bunu bir kaç kişi dışında diğerlerinden gizler…
Bu süre zarfında Han Kyul, Eun Chan’a aşık olur. Öncelikle erkek olduğu için kedine yediremez ama daha sonra uzaylı bile olsa onsuz yapamayacağını anlar ve çıkmaya başlarlar. Bir süre sonra Han Kyul, Eun Chan’ın kız olduğunu öğrenir ve şok olur. Aylardır onu aldattığı ve sorunlar yaşattığı için sıkıntılar yaşamıştır ve ayrılırlar.
Hikayeyi burada bırakmak lazım. Ayrıntılı özet istiyorsanız Orofi’nin bloguna bakabilirsiniz. Yalnız yazıları taraflıdır şimdiden belirteyim. 🙂
Çok eğlenceli bir dizi. Benim anlayamadığım bu K-Dramalar hem hüzünlendirip hem nasıl neşelendirebiliyor insanları. Bir karede gözleriniz sulanıyor diğer karede gülüyorsunuz. Coffee Prince‘de bunlardan biri.
Tabi bunları anlattıktan sonra kafe ahalisine değinmeden geçemeyeceğim. İçimden öyle bir kafede çalışmak süper olurdu diye geçirmeye başladım ama öyle bir ekip bulunur mu bilemem. Tüm karakterler çok iyi çok başarılı ancak benim favorim Müdür Hong. İdolüm oldu birden kendileri. 🙂
Oyuncular:
Linkler
http://ofori.wordpress.com/2008/11/02/coffee-prince-harika-bir-kore-dizisi/
http://www.korea-fans.com/forum/coffee-prince-fan-club-t-11630.html
http://wiki.d-addicts.com/The_1st_Shop_of_Coffee_Prince
http://www.coffee-prince.com/

Yorumlar

“Coffee Prince / 커피프린스 1호점 / The 1st Shop of Coffee Prince” için 6 yanıt

  1. ofori avatarı
    ofori

    Hahah..Coffee Prince izleyip de tarafsız kalmamak elde değil ama.Bak hala, üstünden o kadar dizi izlememe rağmen; nedendir bilinmez, bu diziyi izlediğim zamanlarda aldığım hazzı daha hissedebilmiş değilim.Belki de ilk göz ağrısı muhabbetine giriyorum ama yine de Coffee Prince birdir gönüllerde.

    Öyle bir çalışma yeri bulsam bende bırakmam herhalde; bu aslında sabahları sıcak yatağımdan kalkıp işe gitmek değil de, arkadaşlarınla buluşmaya gitmek gibi bir şey olurdu. -düşüncesi bile içimi ısıtmaya yetiyor- .Her bir karakter ayrı ayrı işlenmiş, hepsinin karakterine, olaylara bakışlarına yer verilmiş.Sadece esas kız ve esas oğlan arasında sıkıştırmammışlar hikayeyi..

    Benim hala en sevdiğim sahne; bizimkilerin babaannenin yanında birbirlerine elma yedirdikleri yer; süper tepkiler aldılar ama 🙂 Seviyorum bu diziyi yaa, şimdi senin de izlediğini görünce sanki oturup bir daha izlemişim gibi sevindim; ne kadar çok seveni varsa o kadar çok hakkı teslim ediliyormuş gibi..

  2. kişisel depresyon anları avatarı
    kişisel depresyon anları

    Kore dizileri bir başka, ne dersek diyelim ben bu zamana kadar bir tane kötü dizi izlemedim. hem eğlenceli hem duygusallar. ama arada beni bozuyor bunlardan üst üste alınca. o yüzden bir diziden sonra ara veriyorum… uzun bir süre… insanın gidesi oraya yerleşesi geliyor. Şimdi önümde Winter Sonata var bana bakıyor hali hazırda da Hello Miss! Artı indirmeye başladıklarım… Bu arada filmler birikti hah…
    yok ya bu adamlar süper…

  3. lafea avatarı
    lafea

    Coffe Prince Ofori sayesinde benimde favorim oldu. Onun blogunda görüp merak ettim diziyi. Yine de Ofori’nin yorumuyla değil de başkasının blogundan okusaydım dizi ile ilgili özeti bende aynı ölçüde izlemeye isteği uyandırmazdı diye düşünüyorum.

    Gong Yoo denen gülümsemesi dünyayı ısıtan varlıkla tanışmama sebep olmuştur bu dizi.(nasıl kızsal bir yorum:P)Güney Amerikalı bir arkadaşıma da izlettim o da bayıldı diziye :)Ofori’ye göre bana para falan ödeseler yeridir yani :))) gönüllü PR elemanı.

    Oraya gidip yerleşme konusuna ise koca bir ahhh diyorum :)Keşke Güney Kore yapımları dünya sinemalarında, televizyonlarında daha fazla yer bulsa. Her biri birbirinden iyi.

  4. kişisel depresyon anları avatarı
    kişisel depresyon anları

    artık k-darmaların mükemmelliği bilmeyen yok. tek sorun televizyonların yayınlamaması. ama yayınlamazlar. millet kaliteli dizilere alışır, onların çektiği abuk diziler izlenmez yoksa…

    Gong Yoo açıkçası çok ilgimi çekmiyor. Here de benim Shin Min Ah’ım, Im Soo Jeong’um… he he neyse…

    bende de felaket gidip görme isteği var. hatta mümkünse yerleşebilme. bu yüzen oraya gidince bol bol görücü usulü görüşmelere girmeyi düşünüyorum. ama lanet oldun ki kan grubum b 🙂 Bakalım ne olacak…

  5. âyine-i devrân avatarı
    âyine-i devrân

    harika bir dizidir gerçekten de beni de uzun süre kendine esir etmiştir karakterleri 🙂
    keşke cnbc-e tarzında 24 saat kdrama ve filmleri (tamam tamam japon, çin de olabilir) yayınlayan bir kanalımız olsa da biz de indirmekle uğraşmasak, ne güzel olurdu 🙂

  6. kişisel depresyon anları avatarı
    kişisel depresyon anları

    aynı dileklerdeyim. keşke öyle bir kanal olsa da bizi zahmetten kurtarsalar… ama ben arşiv yapıyorum ya yinede indiririm 🙂

Siz ne düşünüyorsunuz?