Düğün Dernek

‘i çok sever her işini ilgi ile izlerim. Tabi iyi bir ekip oluşturup içerisinde   gibi isimlerde olunca yapılan işin değeri farklı bir hal oluyor. Diğer İşler Güçler ekibini ve bu filme eklenen usta oyuncuları da hesaba katmıyorum. Tabi ekip sürekli çıta yükselten yapımlarla karşımıza çıkınca ister istemez insan beklentilerini yükseltiyor. Tabi filmin sinema salonlarında rekordan rekora koşması ve izlenecek yer bulunmaması, gidenlerin olumlu eleştirileri bu beklentilerin artmasına ayrı bir sebep. Ancak ne olursa olsun her filme nötr bakmaya çalışıyorum. Bu filme de bu şekilde bakacağım.

Öncelikle sinemada filmi izieyen seyircilerin zaten filme gülmek için geldik gülelim öyleyse deyip reklamlarda bile gülmesine anlam verebilmiş değilim. Öyle ki filmin ilk dakikası jenerik akıyor ortada fol yok yumurta yok insanlar kahkahaya boğuluyor. Sosyal bir tespite girersem “insanlarımızın ne kadar çok gülmeye ihtiyacı varmış arkadaş” derim. “Zaten bunların hepsi bastırılmışlıktan kaynaklanıyor” diye de eklerim. Lakin bu konuya kurduğum iki cümle haricinde değinmeyeceğim. Gelelim filmimize.

Öncelikle ekibin filminin çok izlenmesine ve bu kadar gişe başarısı sağladığına sevindiğimi söylemeliyim ancak bu film ne bir İşler Güçler, ne bir Üsküdar’a Giderken ne de bir Çalgı Çengi. Filmde ne İşler Güçler, Üsküdar’a Giderken’deki ince esprileri be de Çalgı Çengi’deki o başarılı diyalogları ve kurguyu görebiliyoruz. Düğün Dernek Sadece bir karakterin üzerine oynanmış yan karakterleri sanki filme sonradan tutkalla tutturulmuş gibi. Hiç bir karakterin derinliği yok ve her biri de havada kalıyor.

Başarılı bir hikaye yok karşımızda. Bununla beraber başarılı bir kurguda yok. Hikayenin girişi çok uzun sürerken final oldu bittiye geliyor. Arada kopmalar mevcut. Karakterler hakkında küçük bilgiler verilmeye çalışarak ana hikaye bölünmüş ama gereksiz ve yersiz olmuş. Diyaloglar çok başarılı diyemeyeceğim. Absürd bir film yapılmaya çalışılmış ama absürdlüğün bile kendi içerisinde tutarının olması lazım bu filmde bu tutarlılık yok. Her şey havada kalmış gibi. Belki de artık Selçuk Aydemir uzun bölümler yazmaya alışmış olduğundan kısa kurguları başarılı bir şekilde önümüze getiremiyor. Sanki film kısa zamanda çok üzerine düşünülmeden yazılmış ve çekilmiş.

Film teknik açıdan da çok fazla iyi değildi. Görsel olarak film Çalgı Çengi’den daha iyiydi ama bir İşler Güçler’de değildi. Filmi görsel olarak kurtaran tek şey Sivas’in eşsiz doğasıydı. Ancak bazı sahnelerde yanlış kullanılan ışık göz alıyordu.

Türk filmlerinin çoğunda rastladığımız ses sıkıntısı bu filmde de vardı. Diyaloglar bazen anlaşılmıyor boğuklaşıyordu. Çoğu kez efektler diyalogların önüne geçiyordu. Filmin süresi 106 dakika olmasına rağmen bana tüm bu olumsuzluklar filim daha uzunmuş gibi hissettirdi.

Açıkçası sinema salonunda filmden çok filme gülenlerin gülmesine güldüm. Onun haricinde bir kaç sahne beni gülümsetebildi. Kahkahalara boğduğunu da söyleyemeyeceğim. Ekip bu kez tam piyasaya, aileye hitap eden bir film çıkartmış ortaya. Zaten filmin +7 olmasından bunu anlıyoruz.

Oyunculuklar her zamanki gibiydi. Ancak belirttiğim gibi karakterlerde olan boşluklar oyunculukların da düşmesine sebep olmuş. Film Tüpçü Fikret karakterinin ağırlığıyla geçiyor. Diğer karakterlere baktığımızda ne iş yaptıklarını pek anlamıyoruz. Açıkçası ben filmde Çetin karakterinin varlığını sorguladım. Güldürmek içinse karakter bu konuda pek başarılı değildi. Baba İsmail ise zaten güldürmüyor ancak ben oğlum için her şeyi yapmalıyım samimiyetini de vermiyordu. Öğretmen ise üstüne düşen görev itibari ile her şeyi üstüne alan saf karakter olarak başarılıydı. Diğer karakterlerin de filme olan etkisini çok fazla görmüyorum. Gerçi yabancı kızlarımız dışında. Onlar geldikten sonra filmin havası bir den değişti (maşallah:)).

Hikaye bir babanın oğlunu evlendirmeye çalışmasını anlatıyor. Oğlu yurt dışından gelmiş ve acilen evlenmesi gerektiğini babasına söyler. Adam arkadaşlarını da yanına alarak düğün için plan yapmaya başlar. Tabi işler iyice karışır. Bir şekilde felaketleri örtbas ederek düğüne başlarlar ancak bir de işin içinde kızın mafya abileri girince işler hepten karışır.

Burada girişin çok uzun -gelişmeye bile yok gibi- finalin ise çok kısa olduğunu belirtmiştim. Finalde o suyun üzerinden uçan adamlara da anlam veremedim. Esprisi neydi pek anlamadım. Kısacası beni çok fazla kahkahalara boğmasa da, bu ekipten daha iyi şeyler beklesem de yine izlenebilecek bir film Düğün Dernek. Sinemada izleyin ki ekip daha iyi işler için para kazanabilsin.

Senaryo – Yönetmen: 

Oyuncular:

Fikret
Çetin
İsmail
Barış Yıldız Öğretmen
evrim Yakut
Şinasi Yurtsever
İnan Ulaş Torun
Lelde Dreimane
Zerin Sümer
Jelena Bolic

Linkler:

http://www.imdb.com/title/tt3347976/

http://dugundernekfilmi.com/


Yorumlar

“Düğün Dernek” için bir yanıt

  1. […] Aydemir‘in sinema projesi olan Düğün Dernek hakkında hayal kırıklığına uğradığımı, ekipte aslında bu şekilde bir yapım […]

Siz ne düşünüyorsunuz?