Fetih 1453

Üç yıl gibi yapımı süren ve milyonlarca para harcanan filmin harcı bu olmamalıydı diyorum. Öyle ki film boyunca ne izlediğimden emin olamadım. Fatih’in İstanbul’u fethini mi, ecnebi gladyatörlerin savaşlarını mı? Filmde geçen mekanlar, isimler Türk gibi de olsa sanki elin gavuru gelmiş bir fetih filmi çekmiş gibi geldi bana. Hikaye, kurgu, oyunculuk, müzikler nereden bakarsanız bakın film elinizde kalacak gibi.

Öncelikle hikayeye değinmek gerekirse sanki senaryo kulaktan dolma fetih hikayelerine fanteziler eklenerek kağıda dökülmüş gibi. Bir çok yerde eksikler ve açıklar mevcut. Hikaye İstanbul’un fethi üzerine yoğunlaşırken gördüğümüz Sultan Mehmet’in kararlılığı uğraşından çok, Ulubatlı Hasan’ın kız peşinde koşması. Hadi iş biraz daha Amerikan vari olsun bir aşk katalım şunadan öteye gitmemiş. Ulubatlı’nın ilişkisi vardır yada yoktur bu bizi ilgilendirmez ama anlatım ve göze sokumlar açıkçası beni rahatsız etti. Karakter derinlikleri sıfırdı. Karakterler hakkında kesinlikle hiç çalışılmamış. Kurgu da aynı şekilde. Filmde zaman kavramını sürekli yitirdim ve bu beni yordu.

Milyonlarca lira harcanan özel efektlere baktığımızdaysa aslında öyle ahım şahım bir şeylerin olduğunu görmüyoruz. Efekt oldukları bariz belliydi. Savaş sahneleri, fışkıran kanlar, bana abartılmış gibi geldi. Şöyle bir baktığımızda ucuz bir dizide bile daha iyi efektlerin olduğunu görebiliyoruz.

Müzikler Benjamin Wallfisch‘e yaptırılmış tamam Benjamin Wallfisch isi işler yapan iyi bir müzisyen. Bir çok filme de başarılı müzikler yapmış ama Fetih’i konu alan bir filmin müziklerinin bir Türk tarafından yapılması daha iyi olurdu. Filmi, savaş sahnelerini izlerken alttaki müzik sanki bana bir Haçlı ordusunu, bir İngiliz ordusunu izliyormuş hissi verdi. Birde sürekli filmin fonunda yayınlanan şaha kalkış müzikleri beni oldukça yordu.

Aslında karşımızda zor bir film olmasına rağmen zor bir oyun yoktu. Yani oyuncuların kolaylıkla üstesinden gelebilecekleri roller vardı. Bunlarında üstesinden gelmişler. Abartılı ve inandırıcı bir oyunculuk yok. Zaten karakter derinlikleri olmayan bir filmden iyi oyunculuklar beklemekte zor. Oyuncular ellerinden geleni yapmış diyebilirim. Ancak üstüne yabancılar dublaj yapış gibi duran sesler zaten derinliksiz olan karakterleri daha da öldürmüş.

Görsel ve yönetim olarak filmi başarılı bulduğumu söyleyemeyeceğim. Zaten Faruk Aksoy‘u yönetmen olarak hiç bir zaman beğenmemişimdir. Önceleri yapımcı olarak karşımızdaydı Hoş Karisik pizza haricinde iyi filme yapımcı olduğunu da görmedim. Fetih 1453’te param var çekerim edasında olmuş.

Filmde göze çarpan sahne devamlılık hataları var. Her birine tek tek girmek yazının bitmeyecek hal almasına neden olabilir. Tarihsel açıklar mevcut. Tarih danışmanı bulup biraz bilgi alsalarmış iyiymiş. Karakterler olmaları gerekenlerden farklı gösterilmiş, hem karakter olarak hem de fiziksel olarak. Yani bu hikayenin İstanbul’u almakla ilgili olduğunu bilmesem İngiliz, İskoç vs. kule kuşatması filmi derdim.

Özetlemek gerekirse her yönü ile olmamış bir film Fetih 1453. Saçma sapan sahnelerle filmin süresi uzatılmış ve film çoğunlukla amacından sapmış. Sahne geçişleri belli belirsiz ani şekilde yapılmış, sanki film kurguya hiç girmemiş gibi. Filme sokulan saçma sapan aşk hikayeside cabası. Ben bir yabancı olup filmi izlesem, İstanbul’u Ulubatlı Hasan’ın, Era aşkı ile alığını düşünürdüm. Fatih’in bir faktörü yok gibi.

Başarılı olmayan, hayaller kurarak izlenmeye başlandığında hayal kırıklığı yaratan bir film Fetih 1453. Nasıl deviriyoruz Bizansı edasıyla izlendiğinde mesut olunacak aksi taktirde hiç bir şey vermeyecek bir film. İzleyin derim, Türk filmi olduğu için, ancak vaktinizi çalacaktır.

Yönetmen: Faruk Aksoy

Senaryo: Atilla Engin, Irfan Saruhan

Oyuncular:

Linkler:

http://tr.wikipedia.org/wiki/Fetih_1453

http://www.imdb.com/title/tt1783232/