Adamın biri arabasıyla giderken yolda bir yolcu alır. adam arka tarafa biner.
şöför:
– “eee hemşehrim kimsin nereye gidersin?”
yolcu:
– ben Azrailim. canını almaya geldim.”
şoför alaycı bir tavırla:
– “sen mi Azrailsin?” “ya senin gibi Azrail olur mu hiç” der.
yolcu sakin bir tavırla cevap verir:
– “sen daha önce Azrail gördün mü de, beni benim azrail olduğumu düşünmüyorsun” der ve ekler “inanmadın bana öyle mi?
şöför:
– “inanmadım tabii.” der.
yolcu:
– “o zaman 200 metre ileride bir adam daha alacaksın” der.
gerçekten de adamın dediği gibi şoför 200 metre ilerde bir yolcu daha alır ama yolcu ön tarafa oturur. olaylar bundan sonra daha da enteresanlaşır. şoför yanındakine..
– “ee sen kimsin nereye gidersin?” der.
öndeki yolcu:
– “abi ben merkezde bir yerde indirirsen çok sevinirim adım
felanca.” der.
şoför:
– “ya şu arkadaki adam bana Azrailim diyor görüyor musun şu herifi hem iyilik ediyoruz hem de dalga geçiyor zibidi.” der.
öndeki yolcu arkaya bakar ama kimse yoktur.
öndeki yolcu:
– “abi arkada kimse yok ki!
şoför hışımla arkaya bakar ve;
– “kör müsün be adam arkada oturuyor ya!” der.
öndeki adam arkaya bir daha bakar ve,
– “abi senin kafan iyimi yoksa dalga mı geçiyorsun?” der.
bu sefer arkadaki yolcu söze girer,
– “gördün mü der öndeki beni ne duyabilir ne de görebilir.” der şoföre.
şoförün bir anda dizlerinin bağı çözülür bet beniz atar.
arkadaki yolcu şoföre:
– “hadi der arabayı kenara çek 2 rekat namaz kıl canını alacağım.” der.
şoför ağlamaklı çaresiz bir şekilde arabayı kenara çeker ve iner arabadan.
sonra…
sonra ne olmuş biliyor musunuz?
adamlar arabayı aldığı gibi kaçmışlar…
Siz ne düşünüyorsunuz?