Bu gün film yerine, sabah sabah Kediler ve Kitaplar blogunda gördüğüm, “Devasa Film Listesi“ne özenti bir yazı yazmak istiyorum. Gerçi o kadar başarılı olabilir miyim ayrıntılama konusunda tartışılır. Mümkün olduğunca bu çok sayıyı kısa kesmeye çalışacağım. Yorumlarla yapılacak ekler ve tartışmalar da sevindirir elbet…
Geçen yıl gördüğünüz en iyi film:
Şöyle bloguma baktığımda iki yüz küsür filmi kayda geçirdiğimi görüyorum. Tabi yazmadıklarımda cabası. Bu kayda geçirdiklerimin ve geçirmediklerimin içerisinde elbeteki sadece 2009 yılı filmleri yok. Birde 2010’un sonuna doğru yaklaşırken acaba 2010’u da listeye katmalı mıyım diye düşünüyorum. Tabi izlemediklerim ve sırada beklettiklerim de var ancak 2009’a göz atalım… Öncelikle görsel efekt açısından Avatar‘ı es geçmemek lazım ardından, Mary and Max, Bakjwi ve Distric 9. 2010’a geldiğimizde ise Inception ve Kosmos. Tabi yıla göre sınırlayınca insanın aklında gelmiyor bir şey. Ancak ilk gelenler bunlar gibi.
En hafife alınmış film:
Bu liste çok uzar ancak şöyle bir bakıyorum, Moon, The Last Airbender, Clash of the Titans, Surrogates… Tabi bu alana Türk filmlerini yazmıyorum onlar uzar gider bir de son dönem diye kısıtladım kendimi nedense…
En şişirilmiş film:
Aslında izledikten sonra e” bu muydu? dediğim film çok var. Bunların arasında bir numara kesinlikle Titanic.
Sizi gerçekten mutlu eden film:
Stardust, Amélie, L’appartement‘i sayabilirim ancak kesinlikle izlemekten bıkmadığım üç ayda bir izlemeyi borç bildiğim Back To The Future serisi…
Sizi kötü yapan, hüzünlendiren film:
Kesinlikle listenin başında Dancer in the Dark gelir. Onun haricinde pek sarsan film olmamıştır bünyemi ama Kore dizisi haricinde…
En sevdiğiniz aşk hikayesini barındıran film:
Les Amants Du Pont-neuf, L’appartement, Krótki film o milosci
TV için yapılmış en iyi film:
En çarpıcı, en afallatıcı sona sahip film:
Oldboy, The Usual Suspects , Salinui Chueok, Jacob’s Ladder.
Defalarca izlediğiniz film:
En başında Back to the Future serisi gelmekte. Onun haricinde düşünüyorum çok izlediğim filmleri. The Crow, Dark City, The Fountain. Lord Of The Rings serisi. Bir de Elm Sokağı Kabuslarının ilk üç filmi.
En iyi Soundtrack’e sahip film:
The Fountain derim çünkü izlediğimden beri müzikleri sürekli dinliyorum. Clint Mansell diyeyim en iyisi. Bunun yanı sıra Yann Yiersen’in tüm müziklerini katabiliriz. Unutmamak lazım Trois couleurs: Bleu‘nun mükemmel müziklerini.
Klasiklerden en sevdiğiniz film:
Elbetteki klasik olarak neyi tanımladığımıza bağlı ancak anladığım kadarı ile söyleyeyim Rita Hayworth‘ın Gilda‘sını pek severim… Birde Phantom Of Operayı unutmamak lazım…
80’lerden en sevdiğiniz film:
Buna kesinlikle Back to the Future derim…
90’lardan en sevdiğiniz film:
İş 90’lara gelince biraz karmaşıkaşıyor durum. Büyük ve zorlu bir elemeden sonra Kieslowski’nin Trois couleurs: Bleu‘yu seçtim.
Nefret ettiğiniz film:
Aslında öyle filmlerden nefret falan etmem nede olsa eğlence işi bu ancak gereksiz abartı bulduğum Twilight serisi diyeyim.
Gizli gizli sevdiğiniz film:
Aslında sevip sevmediklerimi açıkça söyleyebiliyorum. Ama b-movie’lere bayılıyor izlerken zevk alıyorum. Riki-Oh: The Story of Ricky, Tôkyô zankoku keisatsu deyip çıkayım işin içinden…
Kimsenin sevmenizi beklememesi gereken film:
Şahan Gökbakar ve Nicolas Cage filmleri.
Kendinizi en yakın hissettiğiniz, kendinizle bağdaşlaştırdığınız film karakteri:
Yakın hissettiğim ya da bağdaştırdığım bir karakter yok aslında ama şöyle bir baktığımda Geleceğe Dönüşte Marty‘nin yerinde çok olmak isterdim…
Sizi en çok hayal kırıklığına uğratmış film:
Kesinlikle The Last Airbender.
En sevdiğiniz roman uyarlaması:
A Clockwork Orange, The Shining, Fight Club, Stardust, Blade Runner, The Godfather, One Flew Over the Cuckoo’s Nest, La Pianiste.
En sevdiğiniz çizgiroman uyarlaması:
The Crow, Persepolis, Bulletproof Monk. Batman (Tim Burton elbet)
En sevdiğiniz aksiyon filmi:
Aliens, Die Hard, Terminator 2: Judgment Day, Kill Bill‘ler, Wò Hǔ Cáng Lóng, Ying xiong…
En sevdiğiniz müzikal:
Moulin Rouge!, bir de müzikal diyebilirsek Dancer in the Dark.
En sevdiğiniz bilim kurgu:
O kadar çok var ki… Hangisini yazsam… Contact, District 9, Dark City, 2001: A Space Odyssey, Gattaca, Solyaris, Dune, Brazil…
En sevdiğiniz animasyon:
Bu benim için en zor sorulardan biri. Miyazaki’nin tüm filmleri diyebilirim. Ama son dönemde de aklımda en çok kalan Mary and Max.
En sevdiğiniz korku filmi:
Korku filmi hastası olarak bu soruda zor bir soru. Korkutan film pek hatırlamıyorum ancak son dönemde kategoriye girer mi bimem ama The Exorcism of Emily Rose germişti beni. Onun haricinde The Shining, Elm Sokağı Kabusları, Honogurai mizu no soko kara, Ringu, Janghwa, Hongryeon.
En sevdiğiniz yabancı film:
Bu konuda pek bir şey söyleyemeyeceğim. Çünkü sevdiklerimi zaten yazıyorum (sevmediklerimi de yazıyorum ama sevdiklerim daha fazla. Burada En iyi on beş kore filmi yazımın üzerine blogtaki tüm filmleri ekleyebilirim. Tabi bu arada izlemeden geçilmeyecek yönetmenler de mevcut.
Sizi en çok güldüren film:
Pek hatırladığım söylenemez ancak aklıma Ice Age geliyor.
Herkesin nefret ettiği ama sizin sevdiğiniz film:
Herkes nefret ediyor mu bilmem ama Grotesque.
Görsel açıdan en etkileyici bulduğunuz film:
Uzatacak bir liste daha… Lord Of The Rings, The Forbidden Kingdom, Kosmos, Sin City, In the Mood for Love, 2046, Avatar, Baraka, Wò Hǔ Cáng Lóng, Ying xiong, MirrorMask, Amelie, The Fountain, Bin-Jip, Dark City, Spirits of the Air, Gremlins of the Clouds, The Fall, Pink Floyd The Wall…
Favori oyuncunuzun en sevdiğiniz filmi:
Favori oyuncumu hiç düşünmemiştim, ancak şimdi düşündüğümde en çok filmi izlediğim oyuncu sanıyorum Johnny Depp… Onun hangi filmini yazmalıyım bilmiyorum. Tüm Burton filmleri diyebilirim. Ancak kendime en yakın Sleepy Hollow‘daki karakterini kendime yakın hissediyorum sanırım.
Favori yönetmenizin en sevdiğiniz filmi:
Aslında bir kaç kişiyi sayabilirim ancak, Stanley Kubrick diyorum. Film ise savaş filmlerini pek sevmememe rağmen Full Metal Jacket.
Çocukluğunuzdan bir film:
O dönemlerde video kasetler meşhurdu. Şimdi adını hatırlayamadığım ama sevdiğim konusu aklımda olup adını hatırlamadığım bir film var… Bir grup genç eski hurdaların olduğu yerde bir cihaz bulurlar okulda bu cihazı test ederler. Ancak bu bir zaman makinesidir. Okulun her bölümünde farklı dönem ve olaylarla karşılaşırlar… Adı neydi acaba?
En son izleyip etkilendiğiniz film:
İzlemekte geç kalmış olabilirim ama en son izleyip etkilendiğim Hint filmi Black var.
Merakla beklediğiniz film:
Sanıyorum listeyi bitirdim. Ama eklenecek çok film var. o yüzden liste yapmayı hiç sevmiyorum…
Siz ne düşünüyorsunuz?