Uzun Firdevsi’nin Davetname adlı eseri aslında günümüzde korku unsuru dışında adı geçmeyen “Cin” çağırma olaylarına yer veriyor. Tabi başta uyarmak lazım kitap bir nevi hassas kişiler için kitap tehlikeli olabilir. Benim gibi kişiler içinse bir eğlence unsuru.
Firdevsî, H.857 (M.1453) yılında Aydıncık civarındaki Belkıs Pınarı’nda doğmuş. On yedi yaşında iken dönemin ünlü şairi Bursalı Melîhî’den aruz dersleri almış, Türk sufisi Şeyh İlâhî’den el alarak tarikate girmiştir. Latîfî, Firdevsî’yi eğitimini Bursa’da almasından dolayı Bursalı olarak göstermiştir. Firdevsî’nin ölüm tarihi ve yeri kesin olarak bilinmemekle birlikte H.918 (M.1512) yılında İstanbul’da yaşadığı anlaşılmaktadır. (ayrıntılı bilgi)
Firdevsi Davetname isimli kitabında aslına daha çok derlemelere yer vermiş. Kitabının ön sözünde de belirttiği gibi bunların çoğunu Arapça ve Farsça’dan çevirmiş. Ancak kitapta yazılan her cin çağırma işinin uygulandığı ve doğru olduğunu da vurgulamış. Burada görüyoruz ki eskiden Cin çağırma işinin aslında çok yaygınmış.
Aslında kitapta büyü gibi gözüken ama büyü olmayan işleri cinlere yaptırma durumu da mevcut. Bunlar için ay dönümleri, burçlar ve tılsımlar verilmiş. Meleklerin, cinlerin tasvirlerine de yer verilmiş. Aslında kaynak olarak baktığımızda sadece İslam kökenli bir kitap değil. Daha geçmişten de bahsediyor. Giriş aşamasında cinlerin, yaratılışı, dinlere mensup cinler ve dinsiz olan cinler hakkında bilgiler var.
El yazması orijinal kitabın İstanbul’da bir kütüphanede saklandığı söylenmekte. Benim okuduğum ise internette dönen e-kitap formatındaki pdf dosyasıydı. Açıkçası ben orijinal kitaptan biraz eksikleri olduğunu düşünüyorum kitabı okuyunca bana bunu hissettirdi. İnternette araştırma yaptığınızda karşınıza kitap ile ilgili bir çok site çıkıyor. Osmanlıca metinin taranmış hallerini ve bu metinlerin çevrilmiş hallerini bulabiliyorsunuz. Hatta ikisinin de yer aldığı bir blogta mevcut. (http://davetname.blogspot.com/)
Kitap sekiz bölümden oluşmakta ve gök cisimlerinin hareketleri ve bu hareketlerin insanları etkilemesi üzerine yazılar var. Burçlara değinmiş ve her burca etki eden meleklerden ve cinlerden konu açılmış. Hangi melek/cinin ne işe yaradığını yazmış. Sonrasında da halk tarafından çok kullanılan tılsımlardan bahsetmiş. Firdevsi’ye göre melekler ve cinler insanlara yardım etmek için gökte gezerlermiş. Bu yapılanlar ise onlardan yardım istemekmiş.
Kitapta düşman için yapılan tılsımlardan tutunda, aşk ve bağlama tılsımlarına kadar her şey var. Benim en çok dikkatimi çeken kitaptaki çizimler oldu. Kitabı okuyup uygulamaya girişen var mıdır (varsa bi iki yorum yazsın 🙂 ) bilmem ama o dönem itibari ile bu tür parapsikolojik olaylara bakış açısı nedir onu görüyoruz. İnsanlar gerçekten de çok değişmişler.
Siz ne düşünüyorsunuz?