neyse efendim hafta sonu BARIŞA ROCK’ta olmayı planlıyorum bir aksilik olmazsa onunda güz üstü bir yorumunu yazarım sanırım bir ara.
GayKedi’nin bloğunda bir yorumda bulunmuştum (bknz). Konuyu biraz araştırdım. Efendim Cenaze namazında aslında “hakkınızı helal ediyor musunuz?” diye sorulmazmış bu zamanla adet olmuş lakin dinen bir yeri yokmuş. (bkz Süleyman Ateş’in cümlelerine) Ancak Hz. Muhammed cenaze namazını kıldırmadan önce birilerine borcu var mıdır, yok mudur diye sorar, eğer yoksa namazı kıldırır, var ise yakınlarının ödemesini ister, eğer ödeyecek kimse yok ise, siz kıldırın namazını deyip cemaatten ayrılırmış.
Gelelim olaya, bir çok gazete dergi ve televisyonda yayınlanan şu olaya istinaden dini ilim adamı olarak geçen kişi nasıl olurda bir tarikat şeyhinin cenaze namazında (ki nedir ne değildir tartışmalı) helallik almak için soru sormak yerine “Ali Efendi Hazretleri’ne hak helal edilmez, onun hakkını bize helal etmesi için dua ediniz” demesi beni zıvanadan çıkaran konuydu. Bir üniversite profesörünün yani büyük din adamlarından sayılan kişinin bir tarikat liderine bu denli yaklaşması beni üzmüştü. Sonuçta kimin ne olduğu sonradan çıkar ortaya. Şu hassas ortamda bu cümle edilecek cümle değildi. Bu durumda başladım helallik meselesini araştırmaya. Yukarıda da bahsettiğim gibi helallik almak zorunluluğu yokmuş ancak bu bir adet olmuş. Benim düşüncem bir öğreitm görevlisinin, bu konuda profesörlük yapan birinin yani insanlara öncü olacak birinin, bu çeşit tarikatları destekleyici laf etmesi, kişi övmesiydi. Eğer zat gerçekten de önemli bir din adamı ise Allah katında zaten böyle bir reklamın parçası olmak istemezdi.
Bu hadise ile biraz cinlerim tepeme çıkmıştı ancak şu haberi okuyunca biraz kendime geldim. Meğer o fetfayı veren bir profesör değilmiş. Öncelikle onun kılması beklenmiş cübbesini giymiş ancak o kıldırmamış, kıldıran ve konuşmayı yapan başka biriymiş. Neyse bir bilim adamı olmadığından yırttı…
Gelelim diğerine kimler katılmış kimler etmiş gördük okuduk. Hellalik şart değil tamam ama o büyük devlet adamlarının içinde bu cümlenin edilmesi sanki bana gereksiz miş gibi geldi. Helalliğinden şüphen yoksa sorma ama insanları da telkin/tedirgin etme. Merhuma Allah rahmet eylesin.
Cenaze için kaldırılan deniz otobüslerini, yapılanları saymıyorum bile. Ama bu adamın adını ilk defa duydum diyebilirim.
Birazda olaya şöyle bakıyorum. Eh milletveliki babası sessiz sedasız mı defnedilsin… Ne yapsam ne etsem…
Töbe töbe… Allahım sen bağışla beni 🙂
Neyse ben festivalime döneyim….
Siz ne düşünüyorsunuz?