Huang cun gong yu

Curse Of The Deserted

2010 yapımı Çin filminin yönetmen koltuğunda Chi-Leung Law var. Filmin senaryosu ise Chi Kwong Cheung tarafından yazılmış. Filmin kurgusunun karışık olması izlenimini zorlaştırıyor. Film korku filmi olmasına rağmen aslında filmin korku filmi olup olmadığı rahatlıkla sorgulanabilir. Yönetmen burada romantik, korku tarzında bir iş ortaya çıkarmaya çalışmış ancak her ikisinin de dozunu ayarlayamamış.

Film içerisinde çok fazla bilinmezlik barındırırken sağlam bir temele oturtulamamış. Bu da kopuklukların artıp, izleyicinin odaklanma sorunu yaşamasına sebep oluyor. Filmin karanlık kasvetli havası ne anlatılmak istenen romantizmi veriyor, ne de korku filmi olarak korkabileceğimiz bir ortam sunuyor. Zaten filmde karşımıza çıkan sahneler oldukça basit ve sıradan. Çoğu korkutmayan basit canlandırmalar.

Gene ve Gigi sevgili oldukları bir dönemde eski bir köyde gizli bir hayaletli konak bulurlar ve bunun aralarında sır olarak saklamaya söz verirler. Burada yaşanan hikayeyi de öğrenmişlerdir. Ancak Gene ve Gigi ayrıldıktan sonra Gigi bu köy hakkında bir kitap yazar ve kitap popüler olur. Herkes bu kitaptaki köyü merak eder. Tabi kitap bu kadar popüler olunca Gigi’nin etrafında da garip olaylar dönmeye başlar.

Bir gün Gigi resim dersi öğrencileri için modellik yapar ve burada öğrenciler tarafından kitap konusunda sıkıştırılır. Gigi adres vermese de bir grup genç köyün yerini bulduklarını söylerler. Gigi onları dinlemez ama gençler köye giderler. Köy sessiz sakin bir yerdir. Sanki bizim korku filmlerimizdeki cinli köyler gibidir. Aynı şekilde köy halkı gençlere pek yüz vermez ama biri onları alır ve kalacak yer diye evine götür. Bu arada gece ortalıkta gezmemelerini tembihler.

Tabi bizim gençler söyleneni dinlemez ve türlü bahanelerle ortalıkta dolanmaya başlarlar. Bu esnada garip olaylar olur ama bir dağın oyuğundan gidilen hayaletli köşkü bulurlar. Köşke girerler ve bir süre sonra garip şeyler olur. Bu sırada olayların geçtiği kuyuya da inerler. Gigi onların oraya gittiğini fark eder. Fark etme sebebi ise hayalettir ona iyice musallat olmuştur. Olayı çözmek için o da köşke gider. Bu arada eski sevgilisi Gene’de kitapta bu yeri yazdığı için ona kızmaktadır.

Hayalet gençlerle uğraşmaya ve onları öldürmeye başlar bu sırada Gigi de onları daha doğrusu herkese bu yeri ifşa ettiği için kendini kurtarmaya gider. Bunun için ise polis arkadaşı, parapsikoloji ile uğraşan arkadaşı ve Gene’den yardım alır. Gene ile aralarındaki aşk tekrar ortaya çıkmıştır. Aslında hala birbirlerini seviyorlardır. Gene, Gigi’yi kurtarmak için elinden geleni yapar.

Film aksiyonu düşük, tat vermeyen bir özellikte. Dramatik sahneler çok fazla uzatılmış zaten korku da aksiyon içermeyen filmi daha da sıkıcı hale getirmiş. Kurguda çok büyük eksikler var. Kimin nerede olduğunu, ne yaptığını ya da mekanlar arası geçişlerin nasıl olduğunu anlamıyorsunuz. Dağa tırmanılıp, kuyuya inilerek gidilebilen bir yere diğer kişi sanki ışınlanır gibi gidiyor. Filmde ne zaman ne mekan kavramı var.

Yönetmen klasik bir yönetime başvurmuş. Yenilikçi bir çekim tekniği yada sahneye göre bu açı iyiydi diyebileceğiniz pek bir şey yok . Kurcu ve senaryo tam olmayınca karakterlerin de oturmadığını görüyoruz tabi bu da oyunculukları etkiliyor ama iki ana karakterin oyuncululkarının fena olmadığını söyleyebilirim. Geri kalanlar ise vasattı.

Özetlemek gerekirse izlenilmesi çok gerekli olmayan bir film Huang cun gong yu. Doksan altı dakikalık kısa süresi size uzun bir işkence gibi gelebilir. Pek yanaşmayın derim ben.

Yönetmen: Chi-Leung Law

Senaryo: Chi Kwong Cheung

Oyuncular:

Linkler:

http://www.imdb.com/title/tt1708427/