Insidious: Chapter 3

İlk filmi beğenmiş, ikinci filmi klişe bulmuş biri olarak üçüncü filmden pek haz etmediğimi söylemek zorundayım. Öyle ki film benim için sıkıcı geçti, sıkıcı geçmesiyle beraber de film sonunda aklımda kalan hiç bir sahne olmadı. Sanırım Insidious’ın da Paranormal Activity gibi serisi çıkacak. Öyle ki ailenin geçmişine kadar indik. Bu durum çok mu gerekliydi, gördüğüm kadarıyla buna evet diyemeyeceğim. Keşke hiç çekilmeseydi.

Üçüncü bölüm birinci bölümün öncesi olarak karşımıza çıkıyor. Ancak filmin sonunda bu ne birinci bölüme tam olarak bağlanıyor nede ikinci bölüme atıfta bulunuyor. Muhtemel bir dördüncü filmin hikayesinin temelleri atılmış oluyor bu şekilde.

Filmin yönetmeni diğer iki filmin senaristi ve oyuncusu Leigh Whannell. Bu kendisinin ilk yönetmenlik deneyimi ve aslında yazmakla yönetmek arasındaki fark ortaya burada çıkıyor. Yönetim çok kötü olmamakla birlikte ilk iki filmin yanından geçmiyor. Hikayenin de sönük olması yönetimdeki eksikler filmin keyifli izlenimini ortadan kaldırıyor. Yönetimde eksiklik olmasına rağmen ses kullanımı benim hoşuma gitti. Oyunculuklar da beni tereddütte bıraktı. Belki de filme tam olarak giremediğimdendir. 

Quinn Brenner lise çağında bir kızdır. Annesinin ölümünü kabullenememiş onunla iletişime geçmek istemektedir. Bunun için ilk iki filmdeki medyumumuz Elise Rainier’e gider. Elise, bu işleri bırakmış kendi kabuğuna çekilmiştir. Ancak Quinn’in teklifini kıramaz ve annesi ile iletişime geçmeye çalışır. Ancak annesi yerine kötü bir güç ile karşılaşır. Elise, Quinn’e annesini çağırmamasını söyler. İsterse başka bir medyuma gidebileceğini belirtir. O sırada Quinn’in tiyatro seçmeleri vardır. Bu seçmeden çıktığında ona bir araba çarpar ve kız yoğun bakıma kaldırılır.

Yoğun bakımda olduğu sırada ruhu ilk iki filmden tanıdığımız o diyara gider. Burada o kötü güç ile karşılaşır. Kendine gelir ve eve gelecek pozisyona gelir ancak evde garip sesler duymaya başlar. Zamanla bu durum oldukça rahatsız edici seviyeye ulaşır. Bu esnada Elise’da garip şeyler hissetmektedir. Etrafında kötü güçlerin dolandığının farkına varmıştır. İşler artık rahatsız edici seviyeye gelince Quinn’in babası ona inanır. Kızına garip şeyler olmakta ayakları alçıda olmasına rağmen hareket edebilmektedir. Quinn babasına Elise’den bahseder ve adam Elise’yi çağırmaya gider.

Elise adamın teklifini kabul eder ve eve gelir. Ancak diğer dünyaya geçtiğinde bu işin çok kolay olmayacağını anlar ve kabul etmez. Bu esnada Quinn’in kardeşinin hayranı olduğu Tucker ve Specs ile bağlantıya geçerler. Tucker ve Specs burada incelemelerde bulunur o esnada kötü ruh Quinn’in içine girmiştir. Elise kızı kurtarmak için geri döner.

Filmde ruh koleksiyonu yapan, kötü ruhla karşılaşıyoruz. Onun haricinde klasik olarak rastladığımız şeytanı ruh teması filmin işlenişi bakımından birinci öncelikte. Bir yerde klasik bir şeytan çıkarmanın ortasında buluyoruz kendimizi. Tek farklılık kızın ayaklarının alçıda olması ve onları kırması.

Özetlemek gerekirse ilk iki filme oranla biraz daha korkutan, ancak ilk iki filmin gerilimine yaklaşmaya film. Korkutan da dediğim klasik korku formatında olduğu için. Hikaye de diğerlerine oranla daha daha basit. Yani olmamış bir devam filmi Insidious: Chapter 3.

Yönetmen: Leigh Whannell

Senaryo: Leigh Whannell

Oyuncular:

Dermot Mulroney
Sean Brenner
Stefanie Scott
Quinn Brenner
Angus Sampson
Tucker
Leigh Whannell
Specs
Lin Shaye
Elise Rainier

Linkler:

http://www.imdb.com/title/tt3195644/


Yorumlar

“Insidious: Chapter 3” için 2 yanıt

  1. Merhaba. Google’da özellikle aratıp buraya geldim. 😛 O yüzden blogun adını görünce “hele az otur soluklan yeğen, çay iç” dedim kendime.

    Insidious için beni bağlayan sadece medyumdu. Onla ilgili yaşananlar daha çok umurumdaydı nedense. Ve üçüncü bölümü için bir tane de iyi yorum okumadım. Ben beğenmiştim az çok ya. Ve zaten şu anda Dermot Mulroney “her açıdan” Shameless dizisinde kendini gösteriyor. 😛

    Pazartesi olsa da izlesek. Tek derdim de bu olsa keşke.

    Sevgiler 😉

    1. Kişisel Depresyon Anları avatarı
      Kişisel Depresyon Anları

      Yorum için teşekkürler. Şimdi gerçekten de diğerlerine kıyasla film sınıfta kalıyor. Güzelce devamını getirseler filmin ne olcak sanki. Gerçi bu filmin serisi uzar ve bu bile en iyiler arasında yer alır gibi geliyor.

      Gözün aydın bu arada bir gün kalmış 🙂

Siz ne düşünüyorsunuz?