Önüm, arkam, sağım, solum yalan ve yalanlar pıhtısına dönüşmüş envai çeşit vücut peşimde. Kime inanacağımı, kime inanmam gerektiğini bilmiyorum. Sanki bende bir yalandan ibaretim. Bazen varlığımın bile yalan olduğunu düşünüyorum. İnsanlar tarafından şekillendirilmiş, uydurulmuş, soluk almaya çalışan bir yalan.
Çoğu zaman soluk sokak lambasının titrek ve soğuk ışığında var olmaya çalışan bir gölge gibiyim. Zaman zaman uzayan, zaman zaman kısalan ve yok olan ama sürekli varlığını sürdürmeye çalışan. Belki de en sevdiğim özelliğim bu var olmaya çalışmak. Belkide sıradanlığımın tek ispatı.
Siz ne düşünüyorsunuz?