Kendimi kesecek kadar seviyorum…

Bugün benim doğum günüm. Hiç olmadığım kadar da ayığım. Tabi henüz günün ilk dakikaları, sonrası ne getirir bi haberim bu durumdan.
Yani beni ince dilim doğrasalar ya da bu işi ben yapsam ne faydası olacak ki diyorum. Bölünerek çoğalmam malum ama işi de riske atmamak lazım. Devir kötü. Bi o kadar seviyorum kendimi anlayacağınız. Bir megaloman gibi yada şu eleman neydi adı Narsist mi? Onun gibi…

Şimdi bu kadar sevgi kelebeği taklidi yaptıktan sonra bir adım daha yaklaştığımı unutmamam lazım. Tabi doğal sirkülasyon içinde kalıp. Gerçi etrafımda bu rutini bozan bir çok kişi var ama umut fakirin ekmeği be! Yani şimdi Knockin’ On Heaven’s Door diyorum kendime. Hakikaten ya heaven olur mu o? Heavy mi yoksa. Şimdi aklıma geldi. Geçmişteki Dr Emmett Brown gelecekte herşey ağır mı diye sorar Marty’e. Sürekli ağır ağır dediği için. Gerçekten ya herşey bu kadar ağır mı? Sayıları keşfetmeseydik yine ağır mı olurdu? Bilemedim.

Neyse siz benden dediğim tek şarkıyı dinleyin ama Bob amcadan olsun. Ben ise kafamı kuma gömeyim. Belki hayat beni görmez o zaman…


Yorumlar

Siz ne düşünüyorsunuz?