Love’s Kitchen

Türkçe dublajlı izlemek gafletine düştüğüm filmlerden biri de Love’s Kitchen. Aslında Türkçe izledim de sayılmaz. Berbat bir dublaj nasıl olur onu gördüm. Öncelikle kesinlikle seslendirme kötüydü. Ses efektlerinin hiç birisi, filmde yer almıyordu ve yaklaşık on beş saniyelik filmin tema müziği sürekli fonda tekrar edip duruyordu bu da insanın bir süre sonra sinir olmasına sebep oluyordu. Ancak yer yer nedense film orijinal sesine dönüyordu. Burada da anlıyorduk ki aslında bize dinletilen ile orijinal arasında dağlar kadar fark var. Hangi mantık bu dublajı yapıp ben dublaj yaptım diye piyasaya sürüyorsa kesinlikle kınıyorum. Bu bence izleyici ile dalga geçmekten başka bir şey değildir.

Film her ne kadar berbat dublajın etkisi altında daha da berbat bir hale dönüşse de filmin pek bana hitap ettiğini söyleyemeyeceğim. Filmin adı Love’s Kitchen olunca bol bol yemek yapılışı göreceğimi düşünüyordum ancak film bunun yanından bile geçmedi. Oldukça basit konusu ise açıkçası beni pek tatmin etmedi. Konu ağır işlerken, oyunculuklar da açıkçası çok başarılı değildi.

Filmin senaryosu ve yönetimi James Hacking‘e ait. Film alışıp bildiğimiz romantik komedinin dışına çıkmıyor. Bizi yanıltmıyor da. Yani aslında filme başlamadan filmin ilerleyen tüm dakikaları hakkında yorum yapıyorsunuz ve kesinlikle düşünceleriniz farklı çıkmıyor. Yani basit bir konu ve kurguya sahip.

Rob Haley başarılı bir aşçıdır. Eşi ile birlikte işlettiği lokantada harikalar yaratmaktadır. Bir gün hız tutkunu olan eşi trafik kazasında ölür ve Rob hayata küser. Kızı ile birlikte küçük bir lokanta işletmeye başlar ancak yaptığı yemekler eskisi gibi değildir. Kendi tabiri ile yemeklerine sevgi koyamaz.

Günün birinde karısının öldüğü gün satın almaya gittikleri bir mekanı, tekrar almak için gider. Burada Kate Templeton adlınd abir kadınla tanışır ve ona aşık olur. Rob eskisi gibi yemek yapmaya başlar. Lokantasında çalışan eski ekibi toplar ve yeni işe odaklanır. Rob’un gurmelerle arası iyi değildir. En son hakkında birileri çok kötü şeyler yazmıştır. Bu kişi ise aslında Kate’dir. Rob başlarda bunu bilmez ancak öğrendiğinde ise araları açılır.

Bu arada Kate’in babası, kasabanın düzeni bozuluyor diye, Kate’in eski sevgilisi ile birleşerek Rob’a kötülük yaparlar ve dükkanını kapattırırlar. Dükkanın kapatıldığı gün ise, ülkenin en büyük gurmesi, Rob’un yemeklerini tadacaktır. Ancak tüm bu olanlara rağmen Rob en iyi yemeklerini ortaya çıkarır.

Bence filmin en büyük artısı Claire Forlani‘nin filmde olması. Aksi taktirde bir erkek olarak filmin izlenmesinin pek anlamlı olmayacağını düşünüyorum. Ortalamanın altında bir romantik komedi Love’s Kitchen. Ben izlemeyin derim. Ama illa izlemem lazım derseniz kesinlikle Türkçe dublajlısından uzak durun.

Yönetmen – Senaryo: James Hacking

Oyuncular:

Linkler:

http://www.imdb.com/title/tt1519663/