Madagascar 3: Europes Most Wanted

Bir devam filmi olarak nitelendirdiğimde Madagascar 3: Europes Most Wanted serinin en düşük filmi. Zaten filmdeki en büyük aksiyon fragmanlarda kesilmeden verilmişti. Tabi fragman böyleyse gerisi nasıl olur düşüncesi ile izlemeye koyuluyorsunuz filmi. Haliyle yüksek tutulan beklenti film ilerledikçe kendini umutsuz bir hale çeviriyor.

Tabi öncelikle belirtmeliyim ki yine karakterlerimiz, seslendirmeleri, müzikleri her şeyi ile başarılı bir animasyon var karşımızda. Animasyonun 3D’si için iyi diyorlar ben 3D izlemediğim için bir şey diyemeyeceğim ama filmin tamamen gişe amaçlı yapıldığı aşikar. Senaryo oldukça basit tutulmuş. O eski filmlerden bildiğimiz tatlı diyaloglar bu filmde yok.

Daha çok izlediğimiz Amerikan rüyası. Bunu, bu özentiyi de üstüne basa basa vurguluyor. Bana bunu en çok hissettirenler de penguenler oldu. Bu filmde biraz daha yumuşak penguenlerle karşı karşıyayız. Ne planlı, programlı çalışmalarını ne de yeren cümlelerini görebiliyoruz. Penguenlerin gazı sanki bu filmde biraz alınmış gibi.

Film ikinci filmin kaldığı yerden devam ediyor. Afrika’da kalan ekibimiz penguenleri yaptıkları helikopterle göndermişlerdir ve onların dönmesini beklerler. Penguenler ise aylarca dönmüyor. Bu arada ekibin Afrika’daki arkadaşları ile ilgili hiç bir bahis geçmez. Sanki ıssız adada kalmışlardır. Temiz havayı bırakıp Amerika’ya New York’a gitme planları yaparlar. Bu arada bizim penguenler de Monte Carlo’da eğlenmekte ve para toplamaya çalışmaktadırlar.

Ekip gelen giden olmayınca yola koyulur. Birden bire okyanusları aşarak nasıl oluyorsa Monte Carlo’ya varırlar. bir Casiono da bizim penguenleri bulurlar ve macera başlar. Bu arada ne oldu ne bitti, geride kalan yaşantı nasıldı hiç bir fikir edinemiyoruz ve bu filmin en büyük eksiği. Olayla o kadar hızlı gelişiyor ki takip edemiyorsunuz. Ülke değiştirmelerinden tutun, kovalanmaları kaçışları, yaşananlar her biri bir abartılı ve fazla düşünülmemiş.

Hikayenin geri kalanı ise klişe ile devam ediyor. Eskiden harikalar yaratan sirk şimdi dağılmış ve iş yapamaz haldedir. Alex ve ekibi bu sirki satın alıyor ve manalı bir konuşmayla sirki eski haline çeviriyor. Ne adam gibi prova ne de başka bir şey var ama mükemmel bir şov sergiliyorlar. New York’a geldiklerinde ise Alex ve ekibi hayvanat bahçesine geri dönüyorlar ama bu kez de sirk ekibi bizi buraya dönmek için kullandınız diye tavır koyuyor. Zaten adamların gelme amacı belli.

Senaryo rutine dönünce olayı kurtaran manyak hayvan dedektifi oluyor. Kral Jülyen kendine has takılıyor gülünen kişi oluyor. Bu arada o kadar aksiyon arasında onun yardakçılarından haber bile alamıyoruz. Penguenler sönük bekleneni vermiyor. Hikayenin basitliği can sıkıyor ama yinede film kafa dağıtmak için bire bir. İyi animasyon, iyi müzikler, bildiğimiz karakterler. Senaryo sıfır ama keyifle izlenilebilir.

Yönetmen: Eric Darnell, Tom McGrath, Conrad Vernon

Senaryo: Eric Darnell, Noah Baumbach

Seslendirenler:

Linkler:

http://www.imdb.com/title/tt1277953/