Mim sorumlum sevgili Ruyayla bu kez bana çok kazık bir mim göndermiş. Daha eline karşı cins eli değimemiş körpecik ben acaba bu mimin yanıtlarından naısl kıvırırım diye düşünürken Ruyayla’nın kaş çatmasıyla bu mimden kaçamayacağımı anladım. Ama ne yazabilidridm ki, göster ama elletme diyen annemin sözlerinden bir derece bile sapmayan ben, ortalığı sürekli ısıtan ve belkide az sonra termometrenin tepesinden içindeki tüm civayı dışarı fırlatacak bu sıcak konu hakkında neler diyebilirdim? Aman Tanrım, şuh bir sıcaklık vücudumdan akıyor parmaklarım hareketsizliğini dahada belirginleştiriyor, yarım aklım kendini çaresizce kafesine çarpıyordu… Ne yapmalıydım, ne yazmalıydım. O vakit dışarıdan geen bebek sesine kanalize oldum. Rosemary’nin şekilsiz doğan bebeğine. Hava boşluğundaki güvercinlerin çırpınışları “annem, annem nidaları” bakınız konuyu saptırmaya nasıl da sebebiyet verdi… Peki topralıyorum…
Karşı taraftan beklentim yok, sıkmasın ve birşeyler paylaşabilsin, yaşanan şeylerin dozunu ayarlayabilsin yeter. Yıllardır sürekli hayallerine yada onların yansımalarına aşık olmuş ben sanıyorum onlar kadar mükemmelini bulamayacağım… Anlatamamamın bir nedeni de belki yine öyle kurgusal bir karaktere bağlanmama çabası. Analitik geometriden anlamam. Zaten bir çok kişiye de anlaşılmaz gelir. Benim için de öyledir bu mimin cavabı…
Siz ne düşünüyorsunuz?