Paranormal Entity

Filmi nasıl anlatmaya başlayayım bilmiyorum. Aslında izlerken Paranormal Activity 2 olduğu ümidi ile izlemiştim filmi. Taki şu an yazacakken tekrar bakana kadar. Zaten Paranormal Activity ile filmin yakından uzaktan ilgisi yok, daha çok devşirme gibi.Yönetmen Shane Van Dyke‘ı da Transmorphers: Fall of Man ve Transmorphers: Fall of Man gibi devşirme filmlerden biliyoruz. Ne yalan söyleyeyim bu adamı hiç kaile almamış adını bile araştırmıştım. Filmlerini bilerek izlemememe rağmen sonunda karşıma bilinçsiz olarakta olsa çıkmayı başardı.

Ancak bu kopya senaryolara rağmen bir yerde Shane Van Dyke‘ın video filmi yapma merakı ile karşılaştırılırsa aslında fena değil diyebiliriz. Biliyorsunuz ki eski dönemde video filmleri revaçtaydı. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte artık her film sinema filmi oldu. Sinema filmi olmayan yapımları ise unutur olduk. Bir yerde b-movie olarak kaldı hayatımızda. Şimdi Shane Van Dyke‘ı video filmi yapıyor diye eleştirmek pek istemesem de, bu devşirme konular ve isimler yerine kendi konularını senaryolarını bulsaymış daha iyi olurmuş kanısındayım.

Film aslında Paranormal Activity ile bütçe bakımından pek fark yok. Buna rağmen gerilim dozu pek ayarlanamamış. evet görünmeyen bir varlık var ancak varlığın ne olduğu hissi insana verilemiyor. Oyunculuk ve fazla sırıtıyor, korku sahneleri, kısmen hikaye ile alakasızmış gibi geliyor. Filmi izlerken bir şeylerin olduğunu görüyorsunuz ama neyin olduğuna anlam veremiyorsunuz. Kafanızda kurguladığınız şey ise bir sonraki sahnede uçup gidiyor. Bu da filmde gerilimin dozunu düşürüyor.

Öncelikle belirtmek lazım ki bu gelen yaratık nedir? Yerde dolanıyor tavanda geziyor. Bu iki şeyi de yapan yaratık için kapı girişlerine çanlı iplik takmam biraz saçma. Tabi o görünmeyen yaratığın çarpması da biraz ilginç. Bu konuda aklımda bu görünmeyen varlığı kurgulayamadığım için açıklar fazla. Bir diğer olay ise bir sürü kamera kayıtta olmasına rağmen ailenin bu kayıtları izlememesi. Bir olay yaşanıyor yorumlar yapılıyor kimsenin kamera kayıtlarına bakmak aklına gelmiyor. Finalde olan olaylar herkesin birden bire ölüp bitmesi cabası.

Tabi film başta gerçek bir olaydan alınmıştır deyince ipleri bir eline alıyor ancak sonrasında bir şey yok. Film bir anne, bir erkek ve bir kız çocuğun başından geçenleri anlatıyor. Çocuk dediysem eşek gibiler bunlar. Hikaye kıza bir yaratığın musallat olması ile başlıyor. Abisi ise bu yaratığı kaydetmeye çalışıyor. Bu arada ünlü bir parapsikoloğu arayıp arayıp ulaşamazlar. Evin erkeği sizi seni kurtaracağım der dur ancak, izlemediği kayıtlar yapmaktan başka bir şey yapmaz. Bir diğer olay ise filmin başında bunların tavan arasında bir kutuda bulunduğunu söyler. Ancak erkek çocuk iki cinayet ve tecavüzden yargılanmıştır. Polis her tarafta kamera olan bu evde kasetleri hiç mi izlememiştir.

Neyse filmde açıklarla dolu. Korku oranı düşük, oyunculuklar yetersiz. Aslında bu bütçe ile iyi filmlerde çıkartılabilirdi ancak ne diyeyim film çöplüğümüze armağan olsun.

Yönetmen, Senarist: Shane Van Dyke

Oyuncular:

Linkler:

http://www.imdb.com/title/tt1586261/