Pek Yakında

Zaman akıp giderken yine bir bayram arifesinde vizyona gören Cem Yılmaz filmi ile birlikteyiz. Bu film sanki izleyici yönüyle biraz buruk gibiydi. Buna sebep belki de Cem Yılmaz’a uygulanan anlam veremediğim boykottu. Belki de ben filmi AVM salonlarında izlemediğim için o meşhur yoğunluğa denk gelmedim.

Bu film diğer filmlere kıyasla biraz daha farklıydı. Hokkabaz in tadını yakalayan ancak daha farklı bir yapımdı. Bu da Cem Yılmaz’ı komik olarak görmek isteyen çevre için oldukça sıkıcı bir film olarak çıktı karşımıza. Şimdi son dönemlerde yapılan Cem Yılmaz komik mi polemiğine bende başka bir yönle bakarak Cem Yılmaz sinemayı öğrenmiş diyorum.

Cem Yılmaz’ın diğer filmlerinde kendisini hep bir yönetmenle çalışır gördük. Öyle ki senaryo aşamasında da bazı filmlerinde farklı isimler vardı bu film film tam anlamıyla Cem Yılmaz filmi olmuş. Senaryo ve yönetmenlikte sadece onun adı geçiyor. Yönetim açısından filmi başarılı bulduğumu söylemeliyim. Belirttiğim gibi Cem Yılmaz yönetmenlik işini, sinema işini kıvırmış. Tabi çalıştığı ekibi de hesaba katmamak lazım. Filmde güzel bir görüntü yönetimi vardı.

Oyunculuklara zaten bir şey demeye gerek yok. Her bir karakter rolünün hakkını vermiş. Biraz daha hikayeye girersek gerçek ile hayal arasında kalan karakterlerin birbirleri ile kurgu içerisinde karışıp araya girmeleri beni keyiflendirdi. Ancak bunların zamanlamaları pek oturmamış gibi geldi bana. Biraz da fazla mıydı ne? Bu bölümler sanki güzel kurgusu olan bir filmi yer yer skeç havasına sokmuş. Küçük örnekler vermem gerekirse, Mazhar Alanson’un Zafer karakterine Altan diye hitap etmesi, mafya babası olarak AROG karakterlerinin kullanılması, birden Sunay Akın’ın ortaya çıkması gibi. Filmde yine reklam yapılmış ancak bu kez çok fazla gözümüze sokulmamış. Sokulan da zaten espri olarak eklenmiş. Artık Cem Yılmaz’ın bu filmlerine alıştık. Dozun düştüğünü gördüğümde sanıyorum ki zamanla bu reklamlar yavaşça bitecek.

Basit bir hikaye çıkıyor karşımıza aslında. Ancak filmi özel kılan her sahnenin bir başka filme gönderme yapması. Cem Yılmaz kendi filmlerini de baz alırken bir çok Yeşilçam filmine de göndermelerde bulunmuş. Zaten Zafer karakterinin yoklukla fantastik bir film çekmeye çabalaması, zaten başlı başına Yeşilçam klasiği yolunda olduğunu gözler önüne seriyor. Tabi günümüz Türk sinemasına yergiler de var. Yeni sinemanın başlangıcı dediğimiz Eşkıya ile açılış yapan film bir çok eski filmi de unutmuyor.

Şimdi bir ironi de aslında korsan cd satıcı olan Zafer karakterinin etrafında hikayenin dönmesi. Zamanında korsancılar Cem Yılmaz’dan çok çekmemişti. Bu bir günah çıkarma mıdır bilinmez ama karakter bu zemine oturtulmuştu. Gerçi Türk Sinemasının korsanını yapmıyoruz demekle aslında gayesini de anlatmış oluyor.

Şimdi özetlemek gerekirse, film herkesin seveceği bir film değil. Doğrusunu söylemek gerekirse film ne güldürüyor ne duygulandırıyor. Öyle insanın hissiyat sınırlarında dolanan bir filmde değil. Ancak izlenim sonrasında keyifli bir tat bıraktı. Aslında ben merakla çektikleri Şahikalar filmi nasıl olacak diye takip ettim filmi ve filmin sonunda Şahikalar’ın yer alması da beni sevindirdi. Filmin süresi biraz uzun geldi. bazı sahneleri çıkartıp sanki biraz daha oturaklı bir senaryoya dönüştürüp izleyicinin daha keyif alması sağlanabilirdi ama bu yapılmamış. Bir de karakterler Cem Yılmaz’ın reklam filmlerinden diğer filmlerinden tanıdıktı pek yadırgadım denemez. Belkide filmi biraz havada bırakan sebep buydu.

Ben filmi izlerken keyif aldım. Biraz daha olgun bir film geldi bana Pek Yakında. Aslında şu şekli ile güzel bir dizi de çıkarmış ortaya. Hani bırakamıyorum tadında bir şey çıkarmış karşıya. Bu arada Yeşilçam’a saygı her yönüyle yapılmış. Yani yetmişler, seksenler dışlanmamış. İzleyin derim.

Senaryo – Yönetmen: Cem Yılmaz

Oyuncular:

Cem Yılmaz
Zafer
Zafer Algöz
Ahben
Cengiz Bozkurt
Suat
Ayşen Gruda
Remziye
Ozan Güven
Bogac Boray
Hare Sürel
Tuna
Zerrin Tekindor
Meral
Tuğrul Tülek
Ince
Özkan Uğur
Ejder
Çağlar Çorumlu
Zeki
Tülin Özen
Arzu

Linkler:

http://www.imdb.com/title/tt3698408