Serinin üçüncü ve son filmi The Voyage of the Dawn Treader. Kitap sıralamasına bakıldığında ise beşinci kitap (Ancak bu sonradan yapılan kronolojik sıralama. Aslında ilk yayın sırasına bakarsak ilk üç kitabı beyaz perdeye uyarlanmış olarak görüyoruz. Bu kez kamera arkasında televizyon dizilerinde adına sıkça rastlanan Michael Apted var. Kendisini tanıdığım filmler Nell ve The World Is Not Enough. Ancak kendisi hakkında net bir şeyler hatırladığımı da söyleyemeyeceğim.
Filme dönersek iki karakterin zaten geçen bölüm itibari ile Narnia’ya gelemeyeceklerinin bilinci içerisindeydik. Bu bölümde de Susan ve Peter artık Narnia’ya gelemedikleri için hikayenin dışında tutulmuşlar. Ancak bir serideki bu ani atlama sadece filmi izleyerek Narnia’dan haberdar olanlar için bir çok soru işaretini de ardında getiriyor.
Bunun haricinde The Voyage of the Dawn Treader serinin en sönük filmi diyebilirim. İlk filmin hazzına erişemeyen ikinci filmin ardından bu üçüncü film, daha da sönük kalmış. Görsel anlamda da filmin pek tatmin ettiğini düşünmüyorum. The Voyage of the Dawn Treader diğer filmlere oranla biraz daha aceleye gelmiş. Karakterlerin azlığı bunların iyi analiz edip kullanılamaması bu son filmin, bir televizyon filmi edasında olmasına sebep olmuş.
Hikayeye gelirsek, aradan yıllar geçmiştir. Susan ve Peter Amerika’ya gitmiş Lucy ve Edmund İngiltere’de akrabalarının aynında kalmıştır. Tabi bu ayrıntılar geçen süre zarfında olan bitenler tam anlamıyla verilmemekte. Lucy ve Edmund’un kaldıkları evde uyuz ve huzursuz bir kuzenleri de vardır. İki kardeş kuzenleri Eustace sürekli sorun yaşamaktadırlar. Bir gün Lucy’nin odasına girerler duvardaki tablodan konuşurlarken, birden bire tabloda bulunan denizden odaya su akmaya başlar. Tabi Eustace bu durumdan korkar. Sudan çıktıklarında ise Narnia’ya geri dönmüşlerdir.
Lucy ve Edmund, Eustace ile beraber Prens Kaspiyan’ın Şafak Yıldızı adlı gemisinde yola çıkarlar. Kaspian kaybolan yedi Narnia lordunu aramaktadır. Tabi bu arada başlarına gelmeyen kalmaz. Burada bulunduğu yeri çözemeyen ve buraya tam anlamıyla uyum sağlayamayan huysuz Eustace filmin komik yöndür. Eustace her ne kadar sinir bozucu bir karakter çizse de filmin komik kısmını tamamlamakta.
Şafak Yıldızıyla yapılan yolculuk esnasında başlarına gelmeyen kalmaz. Eustace aç gözlülüğüne yenilerek ejdarhaların altınlarını çalınca kendisi de ejderhaya döner. Normale dönene kadar Eustace ejderha olarak yola devam eder.Normal halinden daha da yardımcı olur onlara.
Son olarak bütün kötülüğün salındığı bir adaya gelirler, burada korkuları gerçek olmaktadır. Hayallerinin ürünü bir su yılanı ile savaşarak onu yenerler. Oraya kadar gelmişken Aslan’ın yaşadığı yeri görürler ve oraya onu görmek için giderler. Narnia’daki görevleri bitmiştir ve eve geri dönerler. Bu Lucy ve Edmund’un da Narnia’ya son gelişidir.
Yönetmen: Michael Apted
Senaryo:
Christopher Markus | ||
Stephen McFeely | ||
Michael Petroni | ||
C.S. Lewis | (kitapl) |
Oyuncular:
Georgie Henley | … | Lucy Pevensie | |
Skandar Keynes | … | Edmund Pevensie | |
Ben Barnes | … | Caspian | |
Will Poulter | … | Eustace Clarence Scrubb | |
Gary Sweet | … | Drinian | |
Terry Norris | … | Lord Bern |
Linkler:
http://www.imdb.com/title/tt0980970/
Siz ne düşünüyorsunuz?