The Sorcerer’s Apprentice

Fantastik film meraklısı olarak aslında bu filmden hiç haberim yoktu. Geçtiğimiz günler içerisinde bir televizyon kanalında son bölümünü görmemle filmi izleyeyim bari demem bir oldu. Tabi televizyondan o iğrenç dublaj ile izlemedim. Orijinal dublaj her zaman iyidir. Tabi filmin fantastik olmasının yanı sıra az ve öz görünen Monica Bellucci‘de filmi izlemem için büyük bir etkendi.

Film Merlin, Morgana dönemlerine atıf yapınca izlemesi oldukça keyifliydi. Dave karakterini canlandıran Jay Baruchel‘in eğlenceli ve sakar oyunculuğu da filmi izleten diğer unsurdu. Horvath karakterinde Alfred Molina başarılıydı. Zaten genel olarak zorlanacak bir durum yoktu. Ama kendine bulduğu meşhur genç sihirbazla oldukça eğlenceli bir ekip oluşturuyordu. Monica Bellucci oldukça az gözüktü. Sanki biraz yaşlı gözüktü gözüme inanamadım. Şimdi filmi izleyenler Nicolas Cage var filmde oğlum onu ne zaman söyleyeceksin diyecektir. Evet var ama gördüğümüz klasik Nicolas Cage bakışlarından ve mimiklerinden öteye gitmiyor.

Hikaye ilgi çekici olmasına rağmen oldukça fazla açık var. Büyü ve fiziğin eşleştirilmesi güzel bir düşünce ama biraz daha çalışılsaymış hikaye üzerinde daha iyi olacakmış. Dave Stutler yıllardır sevdiği kıza açılmaya çalışan bir gençtir. Daha küçükken tesadüfen girdiği bir antikacıda Balthazar ile tanışmıştır. Balthazar ona güçlü bir yüzük verir. Ancak bu esnada bir vazoyu devirir ve yıllarıdır içinde yatmakta olan kötü Horvath’ı serbest bırakır. O gün orada Balthazar, Horvath’ı kendisiyle birlikte bir başka vazoya kapatır.

Aradan yıllar geçmiştir. Balthazar bir şekilde serbest kalır. Tabi Horvath’ta. Horvath’ın amacı Balthazar’ın Dave’e verdiği yüzüğü alıp Morgana’yı serbest bırakmaktır. Tabi bu da bildiğimiz dünyanın sonu demektir. Burada  Dave öğrenir ki, Balthazar’ı Merlin’in üç öğrencisinden biridir. Sevgilisi ve aynı zamanda Merlin’in diğer öğrencisi olan Veronica’da Morgana’yı bu hapsetmek için kendini feda etmiştir.

Süreç Horvath’in yüzüğü almaya çalışması ve Balthazar ile Dave’in ondan kurtulma çabalarıyla geçer. Tabi bu süreçte Dave’in olayları hazmetmeye çalışmasını ve sihir yapmayı öğrenmesine de tanık oluyoruz. Bir de yıllardır açılmaya çalıştığı sevgili durumu da var.

Film görsel olarak tatmin ediyor. Efektler çok iyi olmamasına rağmen filmi kurtarır durumda. Müzikler filmin aksiyonuna ve fantastik çizgisine uymuş. Hikaye daha derinlemesine ayrıntılı incelenebilirmiş. Bu sebepten dolayı kurguda atlamalar mevcut.

Özetlemek gerekirse, çok iyi olmayan ama boş vakit geçirmek için iyi bir film. Özellikle de fantastik ve büyülü film izlemeyi sevenler için. Büyü ile aksiyon başarılı bir şekilde harmanlanmış. Tabi izlemezseniz de çok şey kaybetmezsiniz.

Yönetmen: Jon Turteltaub

Senaryo: Lawrence Konner, Mark Rosenthal, Matt Lopez, Doug Miro, Carlo Bernard

Linkler:

http://www.imdb.com/title/tt0963966/