2008 yapımı Tayland yapımı olan Tok Tra Phee alıştığımız Tayland korku filmlerinin dışına çıkmamış. Fİimde yine kara bütü ile karşılaşmanız içten bile değil. Ancak yönetmen Tiwa Moeithaisong konuyu biraz karışık işlemiş öyleki sık sık kullanılan flash backler konuyu toparlamanız için biraz tımalamanızı gerektiriyor.
Fil sokakta yaşayan bir adamın hayatı sorgulamasıyla başlıyor. Onun düşüncelerini ve hayatınıın akışını gözler önüne seriyor. Adamın para kazanmak için yaptığı tek şey ise hazırlanmış kutulara mühür basmak. Hayatın sıkıcılığına dayabamaz ve bir gün intihar eder.
Gözlerini açtığında ise bir başka bedende bulur kendisini. Hastahanede hiç bilmediği bir yerde yatmaktadır. Başında da kendisinin karısı olduğunu iddia eden bir kadın durmaktadır. Adam kendisinin onun kocası olmadığıını söyler ancak gidecek başka bir yeri yoktur. Hastaneden çıkar ve eve dönerler. Adam bazı hayaller görmektedir ve bunların ne olduğunu anlayamamaktadır. Eve geldiklerinde ise karısı onu öldürmek ister sebebini anlayamamıştır. Kadından kurtulur ve bunun sebebbini öğrenmeye çalışır. Adam bir süre sonra etrafta ölüm kağıtlarının uçuştuğunu görmeye başlar. öncelikle korkar ve kaçar ancak bu kağıtlarla birlikte ölülerde gözükmeye başlamıştır.
Adam kaçmak istedikçe etrafına bulunan ölü sayısı arttar. En sonunda bu işin üstüne gitmeye karar verir. Hayaletler onu çalıştığı yerin oraya getir halının altında aşağıya inen bir kapak bulur. Aşağıya iner ve ve burada büyük bir mühür makinası bulur. Yapması gereken bu ölen ve dünyada sıkışan kişilerin ölüm kağıtlarını onaylayıp onları diğer tarafa göndermektir.
Bizim sarhoş elemanda bu iş için seçilmiş kişilerden biridir. Ancak intihar edince, görevini kötüye kullanığ sahte evrakla kardeşini ve ailesini öldüren bu adamın bedenine girmiştir. Ancak o da insanların acı çekmesini görmek istemediğinden bir kaç kişiyi sahte ölüm evrağı düzenlenerek öldürür ve onun ruhu da afaroz edillir.
Anlatılması bile karışık olan bu film korkunun ötesinde. Yani ben filmi izlerken korktuğumu söyleyemem. Sık sık değiştirilen kareler ve flashbakler akıl karıştırmaktan başka bir işe yaramıyor. Film makyaj ve öekim olarak ayrı bir özelliğe saihp değil. Aslında bu güzel konuyu daha iyi çekebileceklerini düşünüyorum ancak Tayland yapımı olunca iş biraz daha değişiyor.
Kısaca film izlesekte olur izlemesekte tarzında bir film… Çok başarılı bulduğumu söyleyemem ki senayroda hatalar da mevcut…
İzlemeyeceğim korku filmlerini, daha sonra yine izlemesem bile en azından senin blogunda okuyup konusu hakkında fikir sahibiolabiliyorum.Kim bilir, bir gün senden görüp iyice gaza gelir ve kendim bu tarz bir film izlerken bulurum 🙂 Çok enteresan bir konusu varmış gibi görünüyor ama dediğin gibi kafa karıştırıcı..
aslını söylemek gerekirse ben bu tür filmleri korku filmi olarak görmüyorum. yani filmin geneline baktığında korkutmak dışında herşey var. bu film için konuşursak konuya baktığında gerçekten güzel. bir oreli, bir amerikalı yada kısacası taylan film ekolü dışında yetişimiş bir yönetmen şu filmden güzel şeyler çıkarırdı ancak ne bileyim bol flasback, görüntüleri alıp karıştırmak pek bir işe yaramıyor. filmde korkutucu olabilecek sahne, ölüler olabilir başkada yok…
Siz ne düşünüyorsunuz?