Pek sevdiğim Japon yönetmen Ryûhei Kitamura‘nın adından bahsettirdiği film Versus. Öncelikle söylemek gerekir ki film herkesin izleyeceği türden bir film değil. Önce B-Movie sevmelisiniz. Sonra filmde karşınıza çıkacak şeylere gerçek hayatta mantık aramayacaksınız. Birde mideniz sağlam olacak. Peki Verusu bu kadar önemli yapan nedir?
Öncelikle Versus, bütün öğeleri başarılı bir şekilde bünyesinde barındırmaktadır. Bildiğiniz ve hayal edebileceğiniz tüm aksiyon ve korku filmlerine çomak sokmakta. zombi, ninja, büyü, fantastik olaylar yaratıklar, aksiyon, şiddet, uçuşan vücut parçaları, aşk, romantizm… yani fazlası nasıl sayılır bilmem. Tabi bütün bunların yanı sıra anlam vermeye çalışıp, bir türlü anlam veremediğimiz konusu, saçmalıklar içinde eğlenmemizi sağlıyor film. Ancak tabi her bünye için değil…
İki hükümlü polisin elinden kaçmıştır. Bunlar yakuzalarla buluşacak ve yakuzaların onları götürmesi ile birlikte hayatlarına devam edeceklerdir. Yakuzalar yanlarında da bir kız getirmişlerdir ve iki kaçak mahkuma patronları gelene kadar burada bekleyeceklerini söylerler. Zaman bu şekilde geçer. Derken yakuzalarla, mahkumlar arasında bir arbede çıkar ve yakuzalardan biri ölür. Biraz ortalık sakinleşti derken ölen yakuza canlanır ve kendi arkadaşlarına saldırmaya başlar. Bu arada biz filmin başındaki cümlelerden olayı anlarız.
Dünyamızda cehenneme açılan 666 adet kapı bulunur. Bu kapılardan 444. Japonya’da bir ormandadır… Diriliş ormanında.
Burası diriliş ormanıdır ve cehenneme açılan kapılardan biri buradadır. Yalnız ikin kötüsü yakuzalar tüm öldürdükleri insanları buraya gömmüşlerdir ve şimdi o ölüler birer birer canlanmaktadır. Ortalık iyice karışmaya başlamıştır. O kargaşada KSC2-303 kodlu mahkum sağ kalır, bir fırsatını bulup kızı da alır ve kaçar.
Kız ile KSC2-303 birlikte kaçarken hem zombilerden, hemde yakuzalardan kurtulmak zorundadırlar. Tabi bu kaçış esnasında unuttukları geçmişlerini de hatırlamaya başlarlar. Yüz yıllar önde bu ormanda başlarına bir şeyler gelmiştir. Kız bir büyücüdür, KSC2-303 ise önemli bir savaşçı.
Bu arada ortaya patron olacağını düşündüğümüz bir kişi çıkar. Bu cennet ve cehennem arasındaki kapıyı açmaya niyetli, doğa üstü güçlü biridir. Kapıyı açmak için de KSC2-303 ve kıza ihtiyacı vardır. Tabi bu adam ve KSC2-303 arasında kıyasıya bir dövüş başlar. Bu dözüş sadece dünyamızla kalmaz boyutlar arası, bir dövüşte olur.
Film Japon filmlerinden beklediğimiz gibi güzel dövüş sahneleri içeriyor. Ancak ne samurayi samuray, ne yakuzalar, yakuza. Hatta filmde zombiler bile bir tuhaf. Zombi gibi yavaş hareket etmelerine rağmen bir Süpermen gibi uçabiliyorlar, silah kullanabiliyorlar. Yani karşımızda sinema tarihinin en garip vampirleri var.
Filmin beni en çok mutlu eden tarafı video filmi izler gibi renklerin değişime uğraması. Her dövüşte giren müzikler ise ayrı bir olay. Her biri özenle seçilmiş ve oldukça başarılı. Ben kesinlikle izleyin derim. Ama izledikten sonra iki saatim gitti deyip bana bulaşmayın. Ona göre izleyin. Sonuçta kült bir film var karşınızda.
Yönetmen: Ryûhei Kitamura
Senarist: Ryûhei Kitamura, Yûdai Yamaguchi
Oyuncular:
Tak Sakaguchi | … |
KSC2-303
|
|
Hideo Sakaki | … | ||
Chieko Misaka | … | ||
Kenji Matsuda | … | ||
Yuichiro Arai | … | ||
Minoru Matsumoto | … | ||
Kazuhito Ohba | … |
Linkler:
Siz ne düşünüyorsunuz?