Zamanın nasıl aktığını bilmiyorum. Bu durumu idrak edemeyince bir şeyleri kaçırmak, ertelemek fevkaladenin de fevkinde olası bir durum oluyor.
Türkçeyi nasıl katlettiğimin farkındayım. Ancak kısa bir yazıyı uzatmak için ne yapabilirim bilemedim.
Yazabiliyor olmak bir yetenek midir? Ya da okuyabiliyor olmak? Okuyabilmek ya da okuduğunu anlatabilmek? Masum bir gönderme yaptım.
Yazmak elbette bir yetenek değil, söylemek, oynamak, bir topun peşinde koşmak dışında.
Yeteneği mühürlü hale getirmek mi yazmak acaba? Yoksa neden söyleyen, oynayan yazan haline dönüşsün ki?
Ve sorgularken kendimi de sorgular hale düştüm. Aslında Türkçede bir cümle “ve” ile başlamaz.
Ve ben yine “mak” eklerinde kaybolurum.
Ve yine uzaktan bir ses…
‘oğlum, bu aşk fazla sana’
Siz ne düşünüyorsunuz?